1896'da Atina'nın yolunu tutan bir deli pehlivan...

BAYRAM GÜREŞİNE GİDER GİBİ
1896 yılının nisan ayında 20 yaşındaki Deliormanlı Koç Mehmet isimli Türk pehlivanı Atina'nın yolunu tuttu. Bu kısa boylu güçlü kuvvetli güreşçimiz kente gelir gelmez UOK'nın kapısını çaldı, oyunlara katılmak için meramını anlattı. Ancak "kayıtsız ve kuyutsuz bayram güreşine gider gibi" Atina'ya geldiği söylenen Koç Mehmet'in resmi bir sıfatı yoktu. Deliormanlı oyunlara kabul edilmese de uluslararası spor arenasındaki görgü ve bilgisini artırdı.

İLK REKORUMUZ
Dört yılda bir yapılmasına karar verilen Olimpiyat Oyunları için 1906 yılında bir istisna yapıldı. Yarışmacıların ferdi ya da kentleri adına katıldıkları bu oyunlara Osmanlı Devleti'nden hepsi gayrımüslim, toplam 30 sporcu katıldı. Yorgo Alibrantis, 10 metrelik ipe tırmanma yarışında 114 saniyelik derecesi ile Dünya ve Olimpiyat rekorunu kırdı.

ERMENİ SPORCULARIMIZ VE ZAFER
1912 yılında Stockholm'deki Olimpiyat Oyunları'na Osmanlı Devleti ilk kez iki sporcuyla resmen katılıyordu. Vahram Papazyan ve Mıgırdiç Mıgıryan festival alanı haline gelen Stockholm kentine geldiklerinde şoke oldular. Zira şehrin caddelerini ve Olimpiyat Oyunları'nın yapılacağı stadyumu süsleyen katılımcı ülkelerin bayrakları arasında Osmanlı bayrağı yoktu. Bu durumu protesto eden iki sporcumuz, eğer Osmanlı bayrağı göndere çekilmezse hemen yurda dönme kararı alacaklarını yetkililere bildirdiler.

PARASIZLIKTAN GİDEMEDİK
Savaştan yorgun çıkan, olanaksızlıklar içinde yaşam mücadelesi veren genç Türkiye Cumhuriyeti 1924 Paris ve 1928 Amsterdam oyunlarına tüm maddi imkânlarını zorlayarak sporcu gönderebilmişti. Ancak 1929 dünya ekonomik buhranının etkilerini 1930'lu yıllar boyu hisseden Türkiye, 1932'deki Los Angeles Olimpiyatları'nın masraflarını karşılamaktan acizdi. Türk sporcuları maddi olanaksızlık nedeniyle bu oyunlara katılamadı.

İLK İSTİKLAL MARŞI
I. Dünya Savaşı nedeniyle iptal edilen 1916 Berlin Olimpiyat Oyunları'nı düzenlemek, Almanlara 1936 yılında nasip oldu. Adolf Hitler katılımıyla Nazi partisi propagandasına dönen oyunları unutulmaz kılan olay ise ABD'li siyahi atlet Jesse Owens'ın çıplak ayakla dört altın madalya kazanıp, rekorlar kırmasıydı. Owens'la beraber diğer siyahi atletlerin başarısı ari ırkın üstünlüğünü savunan Hitler'i küplere bindirdi, stadyumu terk ettirdi. Yarış pistinde Owens rüzgârı eserken minderde de rakiplerini birer birer deviren 61 kiloda grekoromen güreşçimiz Yaşar Erkan fırtınası kopuyordu. Erkan, Olimpiyat tarihinde Türkiye'ye ilk kez altın madalya kazandırırken, Stadyumu dolduran 100 bin kişiye İstiklal Marşımız'ı dinletti.