İstanbul finans merkezi olunca ilk 5'in arasına 30 yılda girecek

Kamu bankalarının genel merkezlerini taşıyacağı İstanbul, 'bölgesel finans merkezi' olma yolunda. Türkiye Bankalar Birliği'nin "İstanbul: Uluslararası Finans Merkezi'' raporuna göre, kentin 10 yıl içinde bölgesel finans merkezi konumuna ulaşması, 30 yılda ise dünyanın önde gelen 5 uluslararası finans merkezlerinin arasında yer alması hedefleniyor. Raporda, dünyanın önde gelen finans merkezleri arasında Londra, New York, Şangay ve Tokyo; finans merkezi olma yolunda ilerleyen kentler arasında da İstanbul, Dubai, Moskova ve Varşova gösteriliyor.

MOSKOVA EN BÜYÜK RAKİP
Finans merkezlerinin genel olarak avantajlarını 'düşük işlem maliyeti, düşük sermaye maliyeti, düşük risk, geniş ürün yelpazesi, derinleşmiş piyasalar ve bol likitide' oluşturuyor. İstanbul'un mevcut kaynakları ve ölçeği ile finans merkezi olma yolundaki en önemli rakibi ise Rusya'nın başkenti Moskova. Finans merkezi olma yolunda Türkiye'nin rakip ülkeler karşısında coğrafi, konum, bölgesel güç, hızlı büyüme oranı, finansal hizmet kalitesi, makro ekonomik ortam, siyasi kararlılık gibi kozları bulunuyor. İstanbul, "nitelikli iş gücü'', "gelir yaratma potansiyeli'', "sosyal yaşam'' ve "iş yapma maliyeti'' açısından avantajlı bir konumda. İstanbul'un 10 yılda bölgesel finans merkezi olması ve 30 yılda Londra, New York, Şangay, Tokyo ile birlikte dünyanın önde gelen 5 uluslararası finans merkezi arasına girmesi, finansal hizmetler ve ticaret alanında da dünyanın en iyi örneklerinden biri haline gelmesi anlamını taşıyor. Böyle bir durumda ise 2025 yılına gelindiğinde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'ya (GSYH) yıllık 20 milyar dolar katkı ile 150 bin kişilik ek istihdam sağlanacağı belirtiliyor.