AK Parti'nin ikinci 22 Temmuz'u

Yazıyı teslim edeceğimiz saatlerin sonuna yaklaşıyoruz. İlginç bir duygu, kapatılacak diyenler de, kapatılmayacağını savunanlar da heyecan içinde.
Bu da kararlarımızdan emin olmadığımızı gösteriyor. Ayrıca içinde yaşadığımız ülkenin kaderi söz konusu.
Çıkacak her karar o kaderin rotasını belirleyecek.
Nihayet karar açıklandı.
AK Parti kapatılmıyor.
Ülke adına da siyaset adına da gerçekten önemli ve tarihi bir karar.
Bu karar toplumu da, siyaseti de pozitif etkileyecek.
Başlangıçta para cezası verilerek "Yaralı bir AK Parti" bırakılacağını savunsam da, son günlerde kapatılacağı fikri bende ağır bastı.
Bunun nedeni de dava açılmasını savunan siyasi kesimlerin son dönemlerde "kapatma" dışındaki her seçeneğin AK Parti'yi durduramayacağını savunmaları.
Yanılmışım... İyi ki de yanılmışım...
Bu sonuç Türkiye için hayırlı oldu.
Siyasetin doğal mecrasında akması için iyi oldu.
Siyasette taşlar şimdi daha bir yerine oturacak.
Aslında bu olumlu sürecin ipuçları son bir haftadır konuşuluyor. Birçok insan kapatma olmayacağı fikrindeydi.
Dün daha bu yazıyı bitirmeden Ankara'dan önemli bir siyasetçi aradı. Henüz karar açıklanmamıştı.
Önemli bir noktaya dikkat çekti:
Bu nokta türban yasasıyla ilgiliydi.
"Anayasa Mahkemesi AK Parti'yi kapatmayacak. Nedeni de bir önceki türban kararı. Türkiye'de bir daha türban konusu gündeme gelmeyecek. Bu da artık AK Parti'nin kapatılmayacağı anlamına geliyor."
Siyaset kulislerinde ne konuşulursa konuşsun, gelinen noktada ilk kez tarihi bir karar verildi ve Türkiye'nin en büyük partisi kapatılmadı.
Ve kazanan demokrasi oldu...
Bir süre önce AK Parti İstanbul Milletvekili Egemen Bağış'la konuştuğumuzda tahminini sormuştum. Çok açık biçimde şöyle diyordu:
"Biz kapatma girişimiyle gereken mesajı aldık. Parti kapanmayacak para cezası verilecek. Olması gereken de bu."
Hukuk, bu kararıyla geleceğinden kaygı duymaya başlayan Türkiye'yi rahatlattı.
Düşünsenize bir de tersi olsaydı bizler şu sıralarda erken seçimi, yeni hükümetin kurulup kurulmayacağını, yasakların nelere yol açacağını tartışacaktık.
Türkiye'nin enerjisini nasıl kaybettiğini tartışacaktık.
Şimdi farklı bir Türkiye'yi tartışıyoruz, bundan da hiç şikayetçi değilim.
Umarım Anayasa Mahkemesi bir daha parti kapatma zorunda kalmaz ve Türkiye partiler mezarlığı olmaktan çıkar.
Bu noktada Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç siyasilerin ibret alması gereken açıklaması da tarihe geçti.
Kılıç o konuşmasında bir anlamda yeni Anayasa gerekliliğini ve partiler yasasının değişmesi gerektiğini vurguladı. Umarım gereği kısa sürede yerine getirilir.
Ve önemli bir nokta daha...
Anayasa Mahkemesi bu kararıyla, AK Parti ikinci bir 22 Temmuz fırsatı yakaladı.
Bakalım Başbakan Erdoğan ve ekibi 22 Temmuz akşamı balkondan yaptığı konuşmanın bir yenisiyle toplumun karşısına çıkacak mı?