Viyana'daki coşkuyu yaşayamadık ama geçen hafta Fransızlar'ı yenen İtalyanlarla birlikte Paris'in göbeğinde coşmak da güzeldi. Maçın bitiş düdüğü ile birlikte kendimizi Champs Elysees'ye attık ve bir kafeye oturup İtalyanlar'ın şamatasını izledik. Futbol coşkusu, eğer fanatizm sınırlarında yaşanmıyorsa çok güzel. O gece İtalyanlar neredeyse sabaha kadar korna çalarak şehri turladı. Ve hiç olay çıkmadı. Fransızlar, durumu sindirmişti yani... Peki ya Türkiye'de böyle bir şey olsaydı? Yani rakip ülkenin taraftarları bizi yendikleri bir maç sonrası İstanbul'u böyle yaşayabilirler miydi? Sanmam! İşte anlatmak istediğim de bu. Coşkuyu yaşamayı bilmek, yaşayana da saygı duymak gerek. Biz galibiyetlere bile birbirimizle sevinmeyi bilmiyoruz.
Yayın tarihi: 24 Haziran 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/24/gny/haber,B0308586034D4F42A26C668C165A476A.html
Tüm hakları saklıdır.