Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM)
Fatma Karaduman ve
Sevil Tandoğan adlı başörtülü öğretmenlerle ilgili son kararına açıklık getirelim. Çünkü eminim ki aramızdan bazıları,
"AİHM de başörtüsü yasağını haklı gördü" diyecek. Nitekim, diyorlar da. Baktım Hürriyet
"Türban yasağına AİHM'den onay" başlığını kullanmış. Laikliğin bir başka kalesi (!) Vatan gazetesi,
"AİHM'den türbana yine ret" diye yazıyor. Halbuki, 3 Haziran 2008 tarihli kararında AİHM, sadece iki öğretmenin, Danıştay'daki davalarında usul hatası yapıldığına hükmetti. Ama bizim gazeteler, 3 Nisan 2007'de, söz konusu öğretmenlerin avukatlarına gönderilen,
"din ve vicdan özgürlüğü" ile
"ayrımcılığa maruz kalma" açısından başvuruyu reddeden mektubu, sanki yeni alınmış bir karar gibi sunmakta tereddüt etmiyorlar. Tekrar edelim: AİHM, öğretmenlerin başvurusunu sadece
adil yargılama açısından incelemeye değer buldu. Din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili talepleri ise, Leylâ Şahin kararına atıfta bulunarak3 Nisan 2007'de kabul etmedi.
Anayasa Mahkemesi'nde türban davası başlıyor ya,
"laikliğin kalesi" gazeteler, AİHM'nin avukatlara gönderdiği eski mektubu, yeni alınan kararın bir parçası gibi gösterip, kamuoyunu hazırlıyor.
Kaldı ki Leylâ Şahin davasında AİHM, yasağı onaylamadı; yasağı sadece Sözleşme'ye aykırı bulmadı.
Yayın tarihi: 5 Haziran 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/05//ilicak.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.