Trabzonspor'un transferlerinden önce transfere genel anlamda bakmak üzerine... Bir futbol takımı düşünün, transferde önüne geleni alıyor. Diğeri ise savunması yetersiz ama forvete
Ronaldo,
Eto'o ve
Drogba'yı alıyor. Üçüncü ise gerekli yerlere oyuncu alıyor. İlkinde ortaya takımdan başka her şey çıkar. İkincide gösteri takımı tekabül eder. Üçüncü ise olması gerekendir, ama zor iştir.
Sadri başkan ve yönetimi bu üçüncü yolu seçmiştir.
Kutlarım. Elindeki takımın nesnel tahlilini somut koşullarla yaparak eksikleri saptamıştır ve ona göre transfer yapmıştır. Giray, Egemen, Ceyhun üçlüsünün Trabzonspor'un en arızalı yeri olan savunmanın ortasına ilaç olacaklarını düşünüyorum.
Orta sahaya alınan Selçuk yeteneği, gençliği ve hırsıyla belki de en yararlı transfer. Colman'ı tanımıyorum. Ama Arjantin'den Avrupa'ya ilk transferinin hemen ardından henüz tanınmamışken alınması bir şanstır. Hırvat Cale'nin ise gelecek vaad eden oyunculardan biri olduğunu duyduk.
Değişik yaş kategorilerinde de sürekli milli takımlarda yer alması önemli. Son transfer Gökhan Ünal'ın kalitesi biliniyor. Ancak benim gönlüm Mehmet Yıldız'dan yanaydı.
Çünkü Fatih Tekke'nin ayrılmasıyla birlikte oluşan büyük boşluğu Türkiye'de şu an sadece Mehmet Yıldız doldurabilir. OYUN KURUCU GEREKLİ Trabzonspor'un eksiğinin sol kenar olduğunu düşünüyorum. Zira, Mustafa Keçeli'nin ayrılması halinde Cale'nin alternatifi yok.
Genç Barış henüz ustalaşamadı. Ama alınan genç oyuncular var. Bu eksiklik böylece giderilebilinir. (mi?) Sağ dışta sorun yok. Ama sağ dış oyuncusu yok!
Bu absürt yaklaşım Yattara'dan kaynaklı. Onun arkasında oynayacak oyuncuyu seçmek hayli zor. Ama seçenek de bol
(Musa, Serkan, Tayfun). Orta saha da zenginleşti.
Fakat hala kim ne derse desin bir oyun kurucu gerekli. Şimdilik sorun kalede. İki genç kalecinin yanına Altınordu'dan bir genç kaleci daha geldi. Belki Türkiye'nin gelecekteki en iyileri olabilirler. Ancak Trabzonspor bu
"BELKİ" lüksünü kaldırabilecek mi?
Bir iki yıllık abi kaleci denemesi olabilir. Bunlar benim öngörülerim. Kuşkusuz çok şey, hatta her şey bundan sonra Ersun Yanal'ın elinde.
Eksikler Ersun Yanal ile belirlendi. Alınacak oyuncuları, gönderilecekleri beraber tespit ettiler. Şu an gelinen noktada Ersun Yanal'ın elinde yeni, pırıl pırıl genç bir kadro var.
Yani un var, şeker var, yağ var. Helvanın yapılması Ersun Yanal'a bağlı.
Yayın tarihi: 5 Haziran 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/05//gunen.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.