Recep İvedik'in beklenmedik başarısı ve ağız sulandıran gişesi, Hamdi Alkan'ın TV'de yarattığı 'Gazman' tiplemesini sinemaya taşıyamamasının verdiği pişmanlık, 'Yumurta'nın Sİ- YAD'dan aldığı sekiz ödül, moda dehası Karl Lagerfeld'in yaşam öyküsünü sinemaya aktaran film derken; hayatımız sinema oldu. Şu ödül dağıtımları konusundaki tartışmalara girmek istemiyorum. Ne Mahsun Kırmızıgül'e ödül verilmemesinden söz edeceğim, ne de 35 bin kişinin izlediği 'Yumurta'ya onca ödül verilmesinden... Türkiye'de Türk filmleri Amerikan sinemasına karşı zafer ilan etmiş durumda. Üç beş yıl öncesine kadar 'öldü' diye anılan Türk Sineması dirilişte; çarklar dönüyor ve asıl önemlisi de bu. Eskiden sinema emekçileri Yeşilçam sokaklarında iş beklerlerdi sabahtan akşama. Şimdi TV sektörünün de canlanmasıyla ekip bulmakta zorlanıyor yapımcılar. Yani bir sektör aslında ölümün kıyısından döndü. Hem anlayış hem de adres olarak Yeşilçam'ın dışına taşınan Türk Sineması için dilerim günün birinde başka şeyler de telaffuz ederiz. Şöyle Hollywoodvari bir şeyler örneğin... Hollywood dedim de... Birkaç gün önce Hollywood'un bir yıllık bilançosu ortaya kondu. 2 Ocak 2007 ile 2 Ocak 2008 tarihleri arasında 630 uzun metrajlı film gösterime girmiş ve 9.6 milyar dolar hasılat elde edilmiş. Birinci sırada 336.5 milyon dolar hasılatla 'Spider Man' var. 30'uncu sıradaki 'Norbit'in gişe hasılatı ise 95.7 milyon dolar. Türkiye'de ise 2007'de 209'u yabancı, 51'i yerli olmak üzere toplam 260 film izleyici ile buluşmuş ve gişe hasılatı 242 milyon 281 bin YTL olmuş. Hollywood her şeyiyle bir rüya. Yukarıdaki rakamlardan gördüğünüz gibi, aramızda uçurumlar var. Ama 10 yıl önce de hiç kimse Türk Sineması'ndan bu paraların kazanılacağını, filmlerin milyonlar tarafından izleneceğini tahmin edemezdi. Bu yükseliş artarak devam edecek. Yeter ki; daha en başından birbirimizi baltalamayalım, yapılan işleri alkışlayalım.
Yayın tarihi: 14 Mart 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/14/gny/baliksirti.html
Tüm hakları saklıdır.