Magazincilerle ünlüler arasında asla yanıtı bulunamamış bir soru bu; özel yaşamın sınırları neresidir ve o sınırlar nerede biter? Trafikteki o tehlikeli takiplerin, bir insanın evinin kapısına kadar gitmenin ve hatta içeri girmeye çalışmanın, duvarlara tırmanıp evinin içinden fotoğraflar çekme çabalarının; habercilik değil, bir çeşit terör olduğuna inananlardanım. Muhabirlerin de kırmızı çizgilerinin olması ve bir yerde durmaları gerekiyor. Ama yok... Reha Muhtar evinin kapısının önünde konuşlanan muhabirlere isyan etmiş. Haklı... Hem de çok haklı. Magazinin bu kadar tartışıldığı, üstelik de inandırıcılığının ve doğruluğunun tartışıldığı bir dönemde, hem meslek hem de kendi adımıza hepimizin şapkayı önüne koyup düşünmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Bir de Teoman'a yapılan şantaj konusu var. Bu konuda da yine 'ne haberdir, ne değildir?' konusunun tartışmaya açılması gerekiyor. Bence Teoman'a yapılan şantaj, büyük haberdir. Ama görüntülerin yayınlanması haber değildir. Biz kendi aramızda konuyu tartıştık. Teoman tartıştık. İçimizden bir kişi "Yayınlardım" dedi, diğerleri "Özel hayattır. Yayınlanmamalı" yorumunda bulundu. Siz ne diyorsunuz? Başkalarının özel yaşamlarına bu denli meraklı mısınız? Sizin de kırmızı çizgileriniz var mı? Yanıtlarınızı bekliyorum.
Bugünkü Tüm Yazıları
Özel hayatın sınırı nerede başlar?
Yayın tarihi: 12 Şubat 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/12/gny/haber,77FF610D339E48C595F4AE1C3EFE3E45.html
Tüm hakları saklıdır.