Türkiye şampiyonu olmak!

Günlük yaşam içinde farkında olmadan, yaşayıp tükettiğimiz öyle olay var ki!: Ve öylesine süratli, öylesine pervasızca adeta film şeridi gibi hızla akıp gidiyor hayat. Yetişemediklerim, kaçırdıklarım beni üzüyor . Ancak bu bireysellik adına herkesin kendi içerisinde sorgulaması gereken bir duygu. Şahıslara bir şey diyemem. İş bireysellikten çıkıp toplumsal olaylara gelince, değişiyor. Bu akıntının içinde yaşanan turnuvaların şampiyonlukların kupaların neler kazandırdığını neler kaybettirdiğini oturup düşünmek gerek. Türkiye Şampiyonluğu Turnuvaları da böyle düşünülmesi gereken önemli spor olaylarından biridir. Bugün ulusal turnuvaların en büyüğü olan Türkiye Şampiyonaları'na iki farklı pencereden bakmak istedim.
Birincisi ve bence en önemlisi spor basınının Türkiye'de şampiyon olan sporcuya verdiği önem. 70 milyonluk nüfusuyla dünyanın 6. büyük ülkesinde herhangi bir branşta şampiyon olmak önemli olmalı! Türkiye Şampiyonu olan sporcumuzun küçük bir haberi acaba okura ne gibi mesajlar verir? Örneğin böyle bir haberde
Türkiye'nin önemini vurgulamak gibi, lojistik gizli bir değer var mıdır?
Bu değerle ülkemizin insanlarına "Türkiye büyük ve önemli bir ülke" mesajı verilmiş olmaz mı? Yoksa "Türkiye'de şampiyon olsan ne yazar" demek, farkında olmadan Türkiye'nin önemsizliğine vurgu yapılmış olmaz mı?

DEĞERLERİMİZİ KORUYALIM
Bu değerleri iyi oturtursak Türkiye şampiyonu bir sporcumuzun örneğin Bulgaristan şampiyonu karşısında daha güvenli bir şekilde çıkmasını sağlamaz mıyız? Kısaca kendi şampiyonumuza değer vermeden onlardan uluslararası başarı beklemek çok doğru bir yol değil.
İkincisi ise rekabet ile ilgili. Çok değil bundan birkaç yıl önce Türkiye Şampiyonası için 'Tırışkadan Şampiyona' diye başlık atmıştım. Hatta o gün için ciddi sayıda eleştiri almıştım. Kazananın belli olduğu bir başka yönüyle ne kazandığının da belli olmadığı turnuvalardı Türkiye Şampiyonaları.. Geçen Pazar Türkiye Kapalı Kort Büyükler Şampiyonası'nda finale kalan ENKA'lı Tuna Altuna bu imajı değiştiren tenisçi oldu. 18 yaşında yeni oynamaya başladığı büyükler kategorisinde yıllardır Milli Takımlar'da görev yapan usta raketleri eledi bir bir. Final günü salon doldu. Zaten yetersiz olan kortlarda yerlerde oturdu seyirci.
Nefes kesen bir maç oldu. TED Kulübü'nden 27 yaşındaki Haluk Akkoyun'a karşı ilk seti 6/1 gibi farklı bir skorla aldı. İkinci sette 5-4 öndeyken tecrübeli rakibine yenilerek Türkiye ikincisi oldu. Kortta heyecan yüksekti ve tatsız olaylar da yaşandı ama önemli değil. Sonrasında herkes kuçaklaştı. Önemli olan genç Tuna'nın Türkiye Şampiyonası'nda yarattığı heyecandı. İşte bu heyecan Türkiye Şampiyonasını tırışka olmaktan kurtardı.