DTP'ye kapatma davası

Başbakan Erdoğan'ın "Defans yaparsak, siyaseten önlerini kesersek dağa yollamış oluruz" açıklamasını yaptığı gün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Demokratik Toplum Partisi'nin kapatılması için dava açtı.
Son anayasa değişiklikleri parti kapatmayı ne kadar güçleştirmiş olsa da, ülkedeki genel atmosferin bu süreçte etkisi olmayacağını söylemek mümkün değil.
Türkiye yıllardır komünistinden muhafazakârına kadar birçok partiyi kapattı.
DTP'nin öncülü partiler de birden fazla kez kapatıldı.
Elbette, hukuk kurallarını zorlayan herkes ve her kurum, adalete hesap vermek durumunda kalır.
Ancak, parti kapatma bir sorunu ortadan kaldırmaya yeter mi, tartışmak gerekir.
Evet kimi siyasi akımların kapatma ile sonuçlanan süreçten ders çıkarıp farklı yapılanmalara gittiği bir gerçek.
Ama bu tek başına parti kapatmayı haklı gösteren bir gerekçe olmaya yetmez bence.
DTP'yi kapattığınızda yeni bir parti kurulacak; ülkedeki genel havaya baktığımızda da bu parti daha keskin bir tavır takınabilecektir.
Ayrıca böyle bir gelişme, bölgedeki atmosferi de olumsuz etkileyecek ve sorunu siyaseten çözmeyi hedefleyenlerin önünü kesici bir etki gösterecektir.
Türkiye bugün içinde bulunduğu koşulları dikkatli değerlendirdiğinde, terör örgütünün dağ kadrosunun ve onun ülke içindeki kimi destekçilerinin siyasi çözüme sıcak bakmadığını çok net biçimde görür.
Siyasetin dilinin güçlenmesi terör örgütünün elini zayıflatacak bir gelişmedir.
İspanya'da Bask örgütünün zayıflamasında örgütün siyasi kanadının güçlenmesinin büyük rolü olmuştur.
Evet, bir kısım DTP'liler bu süreçte üzerlerine düşen tarihi sorumluluğun gereğini yerine getirememiştir.
Partiyi daha keskin bir çizgiye sürüklemek isteyenler, kongredeki eğilim tam tersine olmasına rağmen öne çıkmıştır.
DTP terör konusunda gerekli tavrı gösterememiştir.
Ancak ortada yılların birikimi bir sorun vardır.
Ordunun önde gelen subayları yakın geçmişte Türkiye'nin de ciddi hatalar yaptığını bugün kabul etmektedir.
Bu yüzden siyasetin önünü kesmek değil, açmak gerekir inancındayım.
Ama artık bizim söyleyecek fazla bir sözümüz olamaz çünkü karar yargıya ait.