Hiçbir iktidar mutlak değildir.
Yüzde 47 oyla ülkeniz sınırları içinde bir güç elde edebilirsiniz ama IMF ile pazarlıkta bu yüzde 47 oyunuz ekstra bir koz sağlamaz size.
Çünkü orada daha büyük bir güç söz konusudur.
Avrupa Birliği ile ilişkilerde de öyle. Eğer siz gerçek demokrasi, hukukun üstünlüğü, ifade ve inanç özgürlüğü için mücadele etmez de, eder gibi görünürseniz, insanların kafasında sizinle ilgili kuşkular doğmaya başlar.
Bu kuşkular Avrupa'nın güçlü merkezlerinde oluşursa, Türkiye'deki güç merkeziniz bir anda dağılır.
Avrupa Parlamentosu Başkanı'nın Nur Batur'a yaptığı uyarılar bu açıdan önem taşıyor.
İktidar partisinin bu uyarılara kulak vermesinde yarar var. Öte yandan Avrupa Konseyi'nin AİHM'ye gösterilen yargıçlara ilişkin itirazı, ülkemizdeki partizanlığın bir noktada sınırı olduğunu göstermesi açısından dikkat çekicidir.
İktidar ikinci dönemine aşırı güvenden gelen bir rahatlıkla başlamış görünüyor.
Türkiye gibi ülkelerde hiçbir konum garantide değildir.
Her an için teyakkuzda olmazsanız, zemin bir anda ayağınızın altından kayabilir.
Bu sadece sizin için değil, kazanılmış tüm haklar için ciddi bir risktir.
Yayın tarihi: 2 Ekim 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/02//haber,34DEAAEED05443EFA837A5D054A3DBA9.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.