Kritik bir dönemeç

Türkiye sivil anayasa tartışmaları ile boğuşurken bölgede yakın geleceğini etkileyecek önemli gelişmeler oluyor.
Irak ve İran'daki gelişmeler Türkiye'yi doğrudan etkileyecek nitelikte.
Amerikan yönetiminin resmen yalanlamasına rağmen Irak'ın Sünnistan, Şiistan ve Kürdistan olarak üçe ayrılması neredeyse kesinleşti.
Kuzey Irak'taki gelişmeler gerek aidiyet, gerekse teröre destek açısından büyük önem taşıyor.
Barzani yönetiminin teröre karşı mücadele için işbirliğine ne isteğinin ne de gücünün olmadığı ortada. O yüzden Irak'tan destek alan terörle nasıl mücadele edileceği önemli bir soru işareti.
Diğer bir konu ise İran'a yönelik müdahalenin kuvvetli bir ihtimal haline gelmesi.
Amerika'nın temsil ettiği küresel sistem Ortadoğu'ya yeni bir biçim verme isteğinde kararlı.
Birinci Dünya Savaşı sonrası oluşturulan sınırların temsil ettiği gerçekliğin günümüz küreselleşmesinin önünde bir engel olduğu düşünülüyor.
Türkiye bir yandan İran'la geniş çaplı bir doğalgaz ve enerji anlaşması imzalarken diğer yandan Amerikan yönetimi ile bu ülkeye yönelik bir harekatın parçası olup olmayacağına karar verme noktasında.
Görünen bir gerçek var, küresel oyunun parçası olmayanların işinin kolay olmayacağı.
Ankara bir yandan küresel sisteme eklemlenme çabalarını sürdürürken diğer yandan da sistemin karşısındaki oyuncularla yakın ilişki kurma çabası içinde görünüyor.
Oysa kesin ve net kararların alınması gereken bir dönemden geçiyoruz.
Türkiye'nin pozisyonunu daha net ve açık çizmesinde yarar var.