Gazeteler ölüyor diyenlere tekzip

Dünyanın en saygın ekonomi gazetelerinden biri olan Wall Street Journal, 5 milyar dolar gibi rekor bir fiyatla Rupert Murdoch'un News Corporation şirketine satıldı.
Gazetenin kontrolünü elinde bulunduran Bancroft ailesi 40 milyon dolarlık avukatlık masraflarını da son anda Murdoch'un üstüne yıkmayı başarınca, uzun süren direnişi kırıldı ve satışa onay verdi.
70 milyar dolarlık bir medya imparatorluğunu yöneten ve dünyanın dört bir yanında gazeteleri, televizyonları bulunan Murdoch, bu satışla uzun yıllardır peşinde koştuğu bir hayali gerçekleştirmiş oldu.
Bulunduğu her ülkede muhafazakâr sağ iktidarları destekleyen Murdoch, Bancroft ailesinin "Gazete yönetimine dokunmama ve editöryal bağımsızlığa saygı gösterme" koşullarını kabul etti.
Ancak bu kurnaz işadamını tanıyanlar, bu koşulların Murdoch'u fazla bağlamayacağını, yaşlı kurdun gazeteyi istediği biçimde şekillendireceğini düşünüyor.
Son yıllarda gelir kaybına uğrayan ve editöryal kadrosunda daralmaya giden gazeteyi güçlendirmeyi hedefleyen Murdoch, Asya ve Avrupa'da yeni bürolar açacağını söylüyor.
Böyle bir gelişmenin
Financial Times, New York Times gibi gazeteler için ciddi bir rekabet ortamı oluşturabileceğine işaret ediliyor.
Murdoch'un asıl hedefi ise Wall Street Journal'ı kullanarak Ekim'de yayına başlayacak Fox Bussiness Kanalı'nı CNBC'nin karşısına oturtmak.
Bancroft ailesinin medyadan çıkmasıyla Amerika'da bir dönem de kapanmış oldu.
Amerika'da artık başarılı gazetelerin dev medya tekelleri dışında ayakta kalması mümkün görülmüyor.
Medyanın belirli ellerde toplanıyor olması özgür haber alma ve bağımsız yorumculuk için ciddi bir tehdit.
Bağımsız internet siteleri bu açığı bir ölçüye kadar kapatabilir ama zihinsel ortamı belirleyen gazete ve televizyonlardan böyle bir yaklaşım beklemek gittikçe olanaksız hale geliyor.
Ayrıca acımasız rekabet bağımsız gazetelerin ayakta kalmasına fazla imkan tanımıyor.
Wall Street Journal'a biçilen değer ise başarılı ve saygın gazetelerin hâlâ ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor.
Gazeteler bütün aksi tahminlere rağmen "henüz ölmüyor", sayıları azalıyor belki ama ayakta kalma direncinin yüksek olduğu görülüyor.