Klasik merkez sağı çöküşe götüren siyasi aktörler, şimdi kendi aralarında kimsenin ciddiye almadığı bir kavga sürdürüyor. Özellikle
Erkan Mumcu'nun seçim öncesinden başlayan
"düello" çağrısı hala sürüyor.
Mumcu'nun dediği şu; "Kimin hatalı olduğunu ortaya koymak için Ağar'la canlı yayına çıkalım."
O günlerde Mumcu'yla konuştuğumuzda olaya ilişkin en önemli tespiti de yine kendisi yapmıştı:
"Ağar intihar etti."Zaten kulislerde de
"listelerin satıldığı" iddiası ayyuka çıkmıştı.
Ve sonuçta halk da sandıkta bunun cezasını fazlasıyla verdi.
Mumcu'nun bu söylemi bana AK Parti'den ayrıldığı ilk günleri hatırlatıyor. Anavatan kongresinde adeta gürleyerek iktidarı suçluyor ve şu minvalde sözler ediyordu:
"Bunların hangi ilişkiler içinde olduğunu biliyorum. Ama onların açıklamasını bekliyorum."
Açıkçası bu açıklamalar bana tuhaf geliyor. Bir siyasetçinin, bildiğini toplumuyla paylaşması gerekmez mi?
Şimdi aynı şeyi
Mehmet Ağar için söylüyor. "Televizyona çıkıp gerçeği halka anlatalım."
Mumcu'nun bildiği bir şey varsa çıkıp topluma anlatmalı.
Ağar en azından sonucu görünce bir siyasetçinin yapması gerekeni yaptı ve kenara çekildi. Şimdi sıra
Mumcu'da...
Ya çıkıp anlatmalı ya da artık susmalı.
Doğrusu bu tartışma ve iddiadan beklenen kadar bir şey de çıkmayacak.
Çünkü; klasik merkez sağın sorunu, sadece birleşme sürecinde
"şeffaf olmayan" ilişkiler değil, yürütülen siyasettir.
Mumcu o siyasetin önemli bir aktörüydü. Önce çıktığı siyasi yolculuğa dönüp bakmalı.
O yolculuğa
"Özgürlükçü demokrat" söylemiyle başlamıştı sonra çark etti.
Ağar'ın Kürtlere yönelik
"düz ovada siyaset" mesajını yerden yere vurdu ama alternatif önermedi.
Ve en önemlisi Cumhurbaşkanlığı seçimi için Meclis'e girmedi.
Bütün bunlar ortadayken başarısızlığın nedenini, sadece
"listelerin satılmasında" veya
"siyasi ayak oyunlarında" aramak kimseyi kurtarmaz. Klasik merkez sağı
"çöküş"e götüren asıl neden bunlar.
Bundan sonra yapılacak en iyi şey bu dönemde sorumluluk almış tüm siyasi aktörlerin istifa etmesidir.
DP Genel Başkanı
Ağar'ın yaptığını, Mumcu ve iki partinin tüm diğer yöneticileri de yapmalı. Çünkü son 15 yıldır ağır ağır gelen çöküş sürecinde hepsinin
"günahı" var. Onlar bu partilerden uzaklaşmadığı sürece, bu günaha bulaşmayan politikacıların neler yapıp yapmayacağı da ortaya çıkmaz.
Kim bilir belki bu istifalar yeni bir siyaset dili, toplumla örtüşen yeni bir örgüt anlayışı yaratılmasına vesile olur.
Yayın tarihi: 2 Ağustos 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/02//ovur.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.