Kurtlar Vadisi, 90'lı yılların başından bu yana ülkemizin üzerine kâbus gibi çöken faili meçhul suikastları açıklığa kavuşturmak için yola çıktı. Ama ilk bölümde gördüm ki, bizim memlekette failler hep meçhul kalacak. Niye mi? Anlatayım: Efendim, dizide bir işadamı öldürüldü. Tetikçisi ele geçirilip, mahkemeye çıkartıldı. Ancak o da ne? Mahkeme katibesinin duruşma tutanaklarını kaydettiği bilgisayar kapalı! Hanım kızımız öylesine yazıyor... Eh, zaten balık hafızalı bir milletiz. Bir de mahkeme tutanakları "suya" yazılırsa, failleri nasıl yakalayabiliriz ki?.. Bu arada Malatya olaylarının, Kurtlar Vadisi başlamadan iki gün önce patlak vermesi de ilginç bir tesadüf. Vadi'ciler tonlarca para harcasalar, böyle "vurucu" bir tanıtım kampanyası hazırlayamazlardı. Memleket öyle bir hale geldi ki, derin devlet dizilerinin promosyonu artık "kendiliğinden" oluşuyor. Gel de kahrolma!.. Diğer taraftan dizide pek çok değişiklik de olmuş. Örneğin Deve Erdal'ın sağ kolu Çapsız Abidin -ki ben bu karakteri çok tutuyordum- yerini Özel Kalem Müdürü Hüsnü'ye bırakmış. Toprağa verdiği Avukat Elif' ile Arap kızı Leyla'yı pek çabuk unutan Polat Alemdar ise daha ilk bölümde Nefise Karatay'a yazılıverdi. Televizyon tamircisi Deli Emin ise sermayeyi katlayıp, telekulak işine girmiş. Polat, küresel ısınmanın önlenmesine katkı olarak cipini terk edip, binek otomobil kullanmaya başlamış. Bu arada her bölümde 10-15 kişiyi Hakkın rahmetine kavuşturan ve memlekette ölecek figüran bırakmayan Kurtlar Vadisi'nin bu bölümünde sadece 2 ölü olması, "RTÜK'ün çelik yeleği" olarak yorumlanabilir mi acaba? Oysa aynı saatlerde Kanal D ekranlarında yayınlanan Sağır Oda'da kan gövdeyi götürüyordu. Aras Dağlı ve arkadaşları bir ay daha Kuzey Irak'ta kalsa, bölgedeki ABD varlığı tamamen ortadan kalkacak gibi!.. Zaten iki dizi arasındaki "ölü skoru farkı" akıllı işaretlere de yansıdı. Kurtlar Vadisi artı 7 logosu ile yayınlanırken, Sağır Oda ise artı 13 ile ekranlara geldi. Diğer yandan Aras Dağlı, Oğuz Bey ve İmam Efendi, Kerkük ile Musul'u almadan Türkiye'ye dönmeyeceğe benziyorlar. Zaten bu kararlılıkları, dizideki bir diyalogla da belgelendi. Oğuz Bey, "Sen Profesör Yalçın Küçük'ü bilir misin? 'Musul'u almazsak, Diyarbakır'ı veririz' dedi. Yoksa sende mi onun kafadan çatlak olduğunu düşünenlerdensin?" Aras yanıtladı: "Zaten bu memlekette doğruyu söyleyenlere ya deli diyorlar ya da komplo teorisyeni..." Bu arada Amerikan askerlerinin Musul'da cami basıp, üzerinde Kur'an bulunan rahleyi tekmeledikleri sahne, giderek artan Amerikan karşıtlığının üzerine kat çıktı. E haydi öyleyse, gazamız mübarek olsun!..
MERAKLISINA NOT: Tüm izleyici grubunda Kurtlar Vadisi 14.0 izlenme oranı ve 39.9 izlenme payı ile birinci olurken, Sağır Oda 5.5 izlenme oranı ve 14.8 izlenme payı ile dördüncü oldu. AB grubunda ise Kurtlar Vadisi birinci (15.0 - 39.7) Sağır Oda ise (6.5 - 16.4) üçüncü sırayı aldı.
Bugünkü Tüm Yazıları
Faili meçhuller tabii ki yakalanamaz
Yayın tarihi: 22 Nisan 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/22/gny/haber,96573A9BAD97493A8D46C6A308B3C8A7.html
Tüm hakları saklıdır.