Ve "panayır" havasının yaşandığı televizyon kasabasına nihayet sirk de geldi. Şov dünyasında cambazdan, akrobattan, palyaçodan geçilmemesine rağmen, Star'daki yarışmanın hangi "eksiği" dolduracağını doğrusu çok merak ediyorum. Eh, sosyal içerikli mesajımızı da verdiğimize göre, gelelim işin eğlenceli tarafına... Belli ki bu sirk yarışmalarından bizim köşeye bol malzeme çıkacak. Ben ilk programda Jess Molho'ya hayran oldum. Kanaltürk'teki yemek programıyla boşuna uğraşmasın. Zira Avrasya Sirki'nden üç katını kazanacak potansiyele sahip. Noella ve Seda Üren'in trapez gösterilerinin ise jürinin yaşlı üyeleri Neco ve Levent Kırca'nın boyun kireçlenmelerine çok iyi geleceğine inanıyorum. Gözlerini çadırın tavanından ayırmayıp, bir sağa bir sola öyle bir bakışları vardı ki, sanırsınız Wimbledon finali izlemekteler... Ama ne yalan söyleyeyim, ben de Noella'nın ne sergilese "dikkatle" izleneceği kanaatindeyim!.. Zaten ismi de çikolatalı fındıklı ekmek üzeri nugat kıvamında. Hani yeme de yanında yat cinsinden. (Eyvah, ne diyorum ben? Sanırım Levent ağabeyin ekrandaki "mart kedisi" hallerinden etkilendim!) Arzu Yanardağ'ın elindeki çubukla ne yaptığını ise anlayamadım. Bando şefi olsa, arkasındakiler ne çalacaklarını bilemezdi vallahi. Tuğba Özay sadece 40 dakika çalışıp, ip üstünde yürümeyi becerdi. Sanırım "magazin alemindeki deneyimlerinden" yararlandı. Gelelim, gecenin gafına: Öğretmeni, Tarık Mengüç'ün denge aleti üzerinde yaptığı numaralar için "Bir ayı bile bunu yapabilir" demez mi? İşte ben "motivasyon" diye buna derim! Bizler sirkte şapkadan tavşan çıkmasına alışkınız. Ancak Furkan ile şapkadan "havuç" çıkıverdi. Furkan Kızılay'ın gösterisine bayıldım. Bu arada yerli Harry Potter filmi ya da dizisi için Furkan'ın "biçilmiş kaftan" olduğunu da yapımcıların kulağına fısıldayayım. Jüriyi vasat, yarışmayı biraz ruhsuz, düşük gelen reytingleri doğal, sunucu Süheyl Uygur'u ise başarılı buldum. Bence Süheyl, ağabeyi Behzat'ı kıskandıracak bir performans sergiledi. Kendisine bir ara "Behzat" diyen yardımcı sunucu Meltem Yılmaz'la da yarışma boyunca dalgasını geçip, durdu. Ama 10 yıldır ekranda çiçekli böcekli ceketleriyle izlediğimiz Süheyl'i, "sirk yarışmasında" ciddi bir kostüm içinde görünce şaşırdım. Komik adam vesselam!.. Diğer sunucu Tatyana'ya gelince... Çok sevimli bir kız. Ancak çoğunlukla çocukların izlediği böyle bir organizasyonda acaba Türkçe'yi daha iyi konuşan bir sunucu seçilemez miydi? Ya çocuklarımız bundan sonra 9 rakamına "doğkuz" demeye başlarsa? Hazır söz çocuklardan açılmışken, sirke en çok kimler gider? Evet, bildiniz, çocuklar. Acaba jüride bir miniğin de bulunması gerekmez miydi? Haydi bu öneri de atv'cilere yeni sirk yarışması öncesinde tüyo olsun!..
Bugünkü Tüm Yazıları
Televizyon kasabasına sirk geldi
Yayın tarihi: 17 Nisan 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/17/gny/haber,8B43FE214A0E474DBE8A3014DFFFCCA6.html
Tüm hakları saklıdır.