* L.T: Çakar'ın görüşlerine saygı duyan biriyim. Bunu söyleyen insanlar demek ki zamanında bunların içinde bulundu ki biliyorlar.

* A.Ç: Hiç yer almadım. Sistemin isterse ne kadar dürüst işleyebileceğini, isterse de nasıl kafa koparacağını bilirim. Bu sistemin kilit noktasındaydım. Hakemken Erman Toroğlu ve ben, Türk hakemliğindeki çürük elmaları temizlemek için inanılmaz mücadele ettik.

* G.B: Hocanın Galatasaray hakkındaki teorisine katılmıyorum. Fenerbahçe için hemfikiriz. Fenerbahçe'nin delili var Galatasaray'ın yok.

* A.Ç: Her operasyonun delili olmaz. Bazı şeyleri hissedersiniz. İçildiğini görmeden sigaranın kokusunu alabilirsiniz.

* G.B: Biz teknik adamlar ve yöneticiler hakkında eleştiri yaparız. Bu düşmanlık değildir. İzlediklerimiz ve gördüklerimizin daha iyi olabileceğini savunabiliyorsak ve bunun için sert cümleler kuruyorsak, iyi niyetimizdendir.

* Editör: Sayın İskender Günen, 16 sene profesyonel futbol oynamış ve Çakar'ın dediği sistemi, içinde yaşamış biri olarak uygulanabilir buluyor musunuz?

"HAKEMLER MEZE OLMAZDI"
* İskender Günen: Ahmet Çakar sistemin içindeyken çok önemli savaşlar verdiğini söyledi. Türkiye'de böyle bir sistem var. Sadece hakem camiasında değil, basın da, kurumlar da bunun içinde. Sistem kendisine hizmet edecek adamları belirli bir yere yerleştiriyor. Eğer biz akılcı ve sağduyulu kimseleri belirli yerlere getirmediğimiz zaman, sistem aynen devam eder.

* Editör: Sayın Çakar, Çulcu'dan görevi devralsanız hakemlere ne dersiniz?

* A.Ç: 'Her kim ki maç yönetirken önce Allah'tan sonra benden başka bir şeyden korktuğunuzu hissedersem, gidin annenizin bahçesinde maç yönetin' derim.

* G.B: Peki bunu şu anki MHK Başkanı söyleyemiyor mudur?

* A.Ç: Söyleyemiyordur. 'Kuddusi'ye bir daha maç vermeyeceğim' dedi ama şu an Müftüoğlu maç yönetiyor. MHK Başkanı olursam, federasyon başkanı hakemleri gazeteden öğrenir. Hakemler restoranlarda içki mezesi olmaz.

* İ.G: Tartıştığımız bu sistem Ahmet Çakar'a görev vermez ki!