|
|
Beslenme, hastalıklar ve gelişim
Son zamanlarda çocuklarında çeşitli ruhsal sorunlar olan aileler tedavide bazı besin maddelerinin, vitaminlerin etkisi olup olamadığını soruyorlar. Aslında bu, erişkinlerin de merak ettikleri ve uygulamaya çalıştıkları bir konu oldu. Hastalıklar dışında da küçük büyük herkes, ilaç olmayan ama ilaç gibi etkisi olduğu söylenen bazı maddeleri kullanıyor. Bu arada reklamlarda da besin maddelerinin hastalıklara iyi geldiği, zeka geliştirdiği söyleniyor, tartışılıyor. Evet, gerçekten insanın aklı karışıyor. İlaç almaktansa ya da tıbbın ilaçla tedavi olamayacağını söylediği bir sorun varsa önerilen, 'kesin etkilidir' denilen maddeleri kullanmak bir seçenek haline geliyor. Peki nelere inanacağız? Bugün çocukların hastalıkları ve zeka, dikkat, bellek gibi gelişimleri üzerinde beslenmenin etkilerine bakalım.
ANAHTAR BESİNLER Bilişsel süreç, bilginin kazanılmasına ve kullanılmasına yarayan süreç demektir. Bilişsel gelişim, bebeklikten yetişkinliğe kadar bireyin çevreyi, dünyayı anlama, düşünme yollarının daha kompleks ve etkili hale gelme sürecidir. Çocuk doğduğu andan itibaren bilişsel gelişimi başlar ve farklı alanlarda devam eder. Bu gelişimi etkileyen ana bileşenler, beslenme, çevre ve eğitimdir. Beyin gelişimi, yaşamın ilk birkaç yılında hızlı olmakla birlikte, doğumdan başlayıp, geç ergenlik dönemi sonuna değin devam etmektedir. Beyin gelişimi temel olarak, myelinizasyon, nöron iletilerinin oluşumu ve beyin biyokimyası gelişimi ile olmaktadır. Bunlar bebeğin bilişsel ve ruhsal gelişimiyle de bağlantılıdır. Özellikle frontal lob gelişimi, ergenlik döneminde de devam eder. Frontal lob; planlama, strateji üretme, problem çözme, uygunsuz uyaranları engelleme, dikkat, hafıza gibi yüksek fonksiyonları düzenler. Bu gelişimler için çeşitli besinler önem kazanır. Anahtar besinler, iyot, demir ve folik asittir. Ayrıca çinko ve B12 önem kazanır. Bunların dışında, beyinde ve retinada yoğun bulunan DHA (dokozahekzaenoik asit) ve PUFA'nın (çoklu doymamış yağ asitleri) önemi anlaşılmaktadır. Bunların anne sütünde bulunması ve hazır mamalarda bulunmaması, anne sütünün gelişimdeki üstünlüğünün nedeni olabileceklerini düşündürmüştür. Bu maddelerin belirgin eksikliği yoksa dışarıdan ilaç gibi alınmaları gerekmez. Ama eksikliğinin oluşmaması için, çocukların besin maddelerinde bulunmaları önemlidir. Beslenmelerine bu maddeleri içeren besinleri katmak yararlı olur.
TIBBİ TEDAVİYE DESTEK Hastalık konusuna gelince, en çok dikkat eksikliği ve otizmde bazı maddelerin ve beslenme çeşitlerinin tedavi edici olduğu ileri sürülüyor. Oysa bu maddelerin verilmesi tedavi etmez. Normal tedavileri yapılırken bazı maddelerin verilmesi de yararlı olabilir. Demir eksikliğinin dikkati azalttığı, tedavinin yanı sıra bunun da önemi olduğu araştırmalarda gösterilmiştir. Aşırı eksikliği anemiye neden olur. O zaman demir tedavisi gerekir. Benzer şekilde otizmde bazı besinlerin yenmesinin tedavi, yenmemesinin de koruyucu olduğu söylenmektedir. Ancak bu tür diyetlerin tedavi edici ya da koruyucu etkisi bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Unutulmaması gereken, tedavi ediyorum diye kısıtlanan maddelerin yoksunluğa, fazla verilen maddelerin de daha büyük sorunlara yol açabileceğidir.
UYGUN ORANDA ALIN Beslenmenin, özellikle demir, iyot, balık yağı, çinko gibi maddelerin uygun oranlarda alınmasının; dikkat, algılama, problem çözme, hafıza gibi fonksiyonlar üzerinde etkisi vardır. Ama hastalıkların tedavisi sadece diyet ya da bu tür maddelerle olmaz. "İlaç değiller, zararı olmaz, deneyelim," yaklaşımı zararlı olabileceği gibi, gerçek tedaviyi de geciktirir. Bu tür öneriler kimden gelirse gelsin iyice araştırmadan ve tedaviyi aksatacak şekilde kullanılmamalıdır.
|