kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Prof. Dr. Bengi Semerci @ SABAH
 
Ceza-ödül sistemine dikkat edin
Soru Cevap

Ceza-ödül sistemine dikkat edin

Çocuk büyütürken ceza vermemiz gerekip gerekmediği konusunda çoğu zaman kararsız kalırız. Oysa, dengeli bir biçimde kullanılan ceza ve ödül sistemi, çocuğunuzun eğitiminde size büyük ölçüde yardımcı olacaktır. Ailelerin bir kısmı sadece ceza vererek bunu sağlamaya çalışırken, bir kısmı hiç ceza vermemekle övünmektedir. Çocuk yürümeye başladığı andan itibaren evin içinde bir güç gösterisi başlar. İstediğini almaya ve ellemeye çalışan çocukla, ona engel olamaya çalışan büyükler arasındaki bu çatışma doğru davranılmadığında, büyük bir sorun haline gelir.

'HAYIR'IN ANLAMINI BİLMELİ
Evdeki eşyalar çocuğun ulaşamayacağı yerlere kaldırılmaya başlanır, eline aldığında kızılır, ama bazen de oynamasına izin verilir. Çocuk bir türlü büyüklerin yapmaya çalıştığını anlamaz. Yapmaması gerektiğini değil, büyükleri nasıl ikna edeceğini düşünmeye başlar. Oysa kararlı, devamlı ve doğru söylenen "Hayır!" çocuk için anlamlı olacaktır. Bir süre sonra ne yapacağını, ne yapmamasını öğrenen çocuk, yaptığı ve yapmadığı için ödeyeceği bedeli, kazanacağı değeri de öğrenmiş olmalıdır. Cezalar, çocuğun canını fiziksel olarak yakmayacak, çocuğun yaşına uygun ve bir çeşit bedel ödeme olarak kabul edilebilecek şeylerdir. Çocuk, bir kez daha aynı şeyi yaptığında aynı yaptırımla karşılaşacağı durumlardır. r mutlaka çocuğun yaşına ve gelişim dönemine uygun olmalıdır. Ayrıca çocuk o cezayı daha önce öğrendiği ve yapmaması gereken bir durum için aldığını bilmelidir. Duruma uygun, haklı bir ceza çocuğu üzmez. Ama cezalar tehdit halinde kalırsa, çocuk anne babasının ağzından çıkanların yapılmadığını, her hangi bir şekilde onları vazgeçirebildiğini öğrenirse cezanın anlamı kalmaz. Çocukla aile arasında bir oyun haline dönüşür ve genellikle bu oyunu çocuk kazanır. Ödül ise genellikle yanlış kullanılan bir kavramdır. Ödül, zaten yapması gereken bir şeyi, iyi yaptığı için, çocuğa verilen şeydir. Oysa genellikle, çocuğa zaten yapacağı bir iş için önceden önerilen şeydir ve adına ödülden çok rüşvet demek gerekir. Bunun önemli sakıncaları vardır. Öncelikle, sakıncası vardır; eğer çocuğa herhangi bir şeyi rüşvet olarak öderseniz bir dahaki sefere önerdiğiniz şey yetmeyecektir. Ayrıca çocuk, bu durumda ödev yapmanın kendi sorumluluğu olmadığını düşünecektir. Ödevini annesini ya da babasını kazanmak, herhangi bir menfaat elde etmek için yaptığını düşünecektir. Bundan sonra da bu çocuğa ödev yaptırmak çok zor hale gelecektir.

NE ZAMAN UYGULANMALI?
Bir çocuğu hep ödüllendirmek ya da sadece cezalandırmak birçok sorunu beraberinde getirecektir. Ceza ve ödül, mutlaka yerinde, zamanında, gerekli durumlarda ve gerektiği dozda kullanılmalıdır. Ayrıca çocuğun yaşına ve durumuna uygun olması da çok önemlidir. Öncelikle şunu unutmamak gerekir: Dövmek hiçbir biçimde bir cezalandırma yöntemi değildir. Aslında şiddet, çaresizliğin de dışa vurumudur. Bir anlamda çaresiz kalan, çocuğu doğru yolla eğitemeyen ailenin çaresizliğidir. Sonuç olarak da ruh sağlığı yerinde olan erişkinler, şiddet uyguladıktan sonra kendileri daha çok üzülür ve çaresizlikleri artar. Ama çocuk öğrenmesi gereken doğruyu öğrenmemiş olur. Çocuğa, mutlaka cezanın neden verildiği anlatılmalıdır. Çocuk neyi yanlış yaptığını, neden yanlış yaptığını ve neden ceza gördüğünü mutlaka bilmelidir. Ayrıca uygulanan cezadan vazgeçmemek gerekir. Çoğu anne baba, verdikleri cezadan kolayca vazgeçer. Ceza, bir kere söylendiğinde mutlaka sonuna kadar uygulanmalıdır. Çocuk özür dileyebilir, ama bu cezayı ortadan kaldıran bir sonuç doğurmaz. Sadece bir kez daha yapmayacağına dair bir sözdür. Ödül de aynı şekildedir. Çocuğa gereğinden fazla ödül vermek de sorun yaratacaktır. Çünkü böyle bir durumda ödülün hiçbir anlamı kalmaz. Ödüller de aynı cezalar gibi yerinde ve dengeli bir biçim Ödül sisteminin doğru kullanımı, çocuğun yaptığı şeyin ölçüsünü anlamasını sağlayacaktır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çocuklara cinsel taciz yeni değil   / 09-12-2006
 Sokaklar oyunsuz, oyunlar çocuksuz   / 02-12-2006
 Sık görülen sorunlar II   / 25-11-2006
 Sık görülen sorunlar (1)   / 18-11-2006
 Beslenme, hastalıklar ve gelişim   / 11-11-2006
 Çocuklarla alışverişe çıkmak   / 04-11-2006
 Çocuklarla nasıl konuşuyoruz?   / 28-10-2006
 Çocuklarda dikkat eksikliği   / 21-10-2006
 Çocuklarda dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu   / 14-10-2006
 Çocuk ve oruç   / 07-10-2006
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
REFİK DURBAŞ
Hababam Sınıfı 50 yaşında
Ömür defterinin 50 yıl...
ALİ POYRAZOĞLU
Ali Poyrazoğlu cenazesinden bildiriyor
Bu memleket adamı...
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
Ceza-ödül sistemine dikkat edin
Çocuk büyütürken ceza...
METİN KALKAVAN
Bakan'ın motosiklet keyfi
Geçtiğimiz hafta yazmıştık...
İstemeden kült olan filmin devamı
İstemeden kült olan filmin devamı
Çetin İnanç'ın Dünyayı Kurtaran Adam adlı son derece kötü, ama...
Osmanlı'da iktidar ve sanatçı çatışması
Osmanlı'da iktidar ve sanatçı çatışması
Derviş Zaim'in dördüncü filmi, ilki olan Tabutta...
O zamanlar her şey farklıydı, aşklar da...
atv'nin, Adnan Menderes dönemini bir aşk hikâyesiyle anlatan dizisi Hatırla...
Avrupa'da okumuş yazmış yakışıklı çocuk
Ahmet (Cansel Elçin)
Sosyalist bir savcının oğlu olan Ahmet, yedi...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.