İktisatçı Mustafa Sönmez, EGO ve elektrik üreticisi devlet kuruluşu EÜAŞ'ın Botaş'a olan 9 milyar dolarlık borcunun, Hazine'ye oradan da vergilerle halkın sırtına yıkılacağını belirterek, böylece bir zarar yığınının daha "toplumsallaşmış" olacağını savundu.
Sönmez, yaptığı açıklamada, 2002'den bu yana herşeyin fiyatı ortalama yüzde 15 dolayında artarken elektriğin fiyatını artırmamanın hatta indirmenin "hikmeti ne ola ki" sorusunu sordu. 2002'den itibaren toptan fiyatların (ÜFE) yılda ortalama yüzde 15 arttığına işaret eden Sönmez, buna karşılık başta petrol ve doğalgaz olmak üzere enerji ürünleri fiyatlarının özellikle 2003, 2004 ve 2005 yıllarında pek artırılmadığına hatta düşürdüğüne dikkat çekti.
Sönmez,
bu yılın ilk 9 ayında ise ÜFE yüzde 11.5 artarken enerji fiyatlarındaki artışın şimdiden yüzde 22'ye yaklaştığını belirterek, sırada elektriğe gelecek zam olduğunu savundu.
Türkiye'nin kullandığı enerjinin giderek daha azını üretirken daha çoğunu ithal ettiğine işaret eden Sönmez, Türkiye'nin enerjinin yüzde 70'ini ithalatla karşılayacak kadar dışa bağımlı bir ülke durumuna geldiğini vurguladı.
Sönmez, enerji için yapılan ithalatın faturasının, özellikle ham petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki artışla birlikte 2000 yılında 9.5 milyar dolar iken, 2005 yılında 21.2 milyar dolara çıktığını söyledi. Sönmez, Türkiye'nin yıllık 116 milyar dolara ulaşan 2005 ithalatında enerjinin payının yüzde 18 olduğunu ve bu yılın ilk 8 ayında ise yüzde 21'i bulduğunu belirtti.
Faturanın bu kadar kabarmasında, enerjinin daha azını içeride üretip daha çok ithal etmek olduğunu kaydeden Sönmez, fatura kabarıklığının diğer bir sebebinin de ithalatı da yükselmiş fiyatlarla yapmak olduğunu ifade etti. Sönmez, ithal edilen ham petrolün varil fiyatının 2003 yılında 23 dolarken bugün 63 dolara dayandığını hatırlattı.
"SANAYİ VE TİCARET KESİMİNE SÜBVANSİYON SAĞLANIYOR"
Sönmez, "Peki bunca bağımlılığa ve artan faturaya rağmen, fiyatlar nasıl ve neden artırılmamış, hatta düşürülmüş" sorusunu sorarak, bunun altında, enerjinin en büyük kullanıcısı sanayi ve ticaret kesimine rekabet edebilsinler ve ihracat yapabilsinler diye sübvansiyon sağlamak olduğunu savundu.
Sönmez, "Şimdi birikmiş bütün sübvansiyonları zamla ve Hazine'ye yüklenecek yüklerle topluma ödetmek zamanı. Doğalgaza yapılan ve yakında elektriğe yapılacak zamla tüketici zamlı enerji kullanmaya mecbur tutulurken, Botaş'a EGO ve elektrik üreticisi devlet kuruluşu EÜAŞ'ın taktığı 9 milyar dolarlık borç, Hazine'ye oradan da vergilerle halkın sırtına yıkılacak, böylece bir zarar yığını daha toplumsallaşmış olacak" dedi.
İthalle sağlanan doğalgaza ödenen faturanın yıldan yıl arttığını belirten Sönmez, 2002'de 3 milyar dolar olan bu faturanın 2005'te 7.1 milyar dolara çıktığını ve bu yıl 8 milyar doları aşmasının beklendiğini söyledi. Sönmez, doğalgazla elektrik üretmenin payının yüzde 50'yi geçmek üzere olduğunu belirterek, doğalgazı elektrik üretiminde kullanma ve özel firmaları bu yönde özendirmenin, bu çarpıklığı düzeltmek yerine pekiştirdiğini vurguladı.
Sönmez, enerjideki piyasalaşma ve özelleştirme uygulamalarının ise enerji üretimini ve tüketimini, özel firmaların kar ve sermaye birikimi insafsızlığına terk etmek anlamı taşıdığını savundu.
Doğal gaz temin anlaşmalarında Türkiye aleyhine hükümler olduğunu ve bedelinin topluma ödetildiğini belirten Sönmez, bu hükümlerin ivedilikle iptal edilmesi gerektiğini kaydetti.
Sönmez, ithal doğalgazdan elektrik üretme "saçmalığından" dönülerek doğal gazın enerji üretimindeki yerinin daraltılması gerektiğini vurguladı. Sönmez, gazda yerli üretimin artırılması, uygulanan KDV'nin düşürülmesi ve ÖTV'nin kaldırılması gerektiğine de işaret etti.