|
 |
 |
 |
  |
|
'Yaşamak istiyorum'
Burcu 18 yaşında eroin bağımlısı bir genç kız. Tek isteği, sokaktaki 'normal' insanlardan biri olmak... Kendisine 'Bebeğim,' diyen sevgilisi Murat sayesinde yaşama tutunmaya çalışıyor. İşte film senaryolarından farksız bir öykü.
Ortaköy'de buluşacağımız yere biraz ürkek, ayakları geri giderek geldi. Röportaja birlikte geldiği erkek arkadaşı daha kararlı gözüküyordu. Belki kendisiyle ilgili pek de iç açıcı olmayan bir konuyu anlatacağı için çekiniyordu. Kendisinden 'O' diye bahsetmemi istedi ama ben bunun yerine takma bir isim vereceğim; Burcu. Gerçek adı bende saklı kalan 18 yaşındaki Burcu bir eroin bağımlısı. Ama bu sıradan bir bağımlı hikâyesi değil. O her gün beş şırınga eroin olmaksınız yaşayamayan, zaman zaman birlikte yaşadığı anneannesine eroin aldıran gencecik bir kız. Yardım eli uzanmazsa belki de üç ay sonra bir sokak köşesinde altın vuruşla ölüm haberini duyacağımız bir genç kız. Burcu üç senedir yani 15 yaşından beri kullandığı eroini damarlarından atmak, sokakta gördüğü normal insanlardan biri olmak istiyor. Sabah kalktığında eroin yüzünden yaşadığı ağrıları unutmak, dört saat boyunca damar bulamadığı için yaşadığı acıları geride bırakmak istiyor. En fazla desteği de 19 yaşındaki erkek arkadaşı Murat'tan alıyor. Hayatın çok başında olan bu iki genç, arkalarında aileleri, tanıdıkları olmadan eroinle mücadele etmeye çalışıyor. Anne ve babası tarafından terk edilmenin acısını eroinle hafifleten Burcu, hayatı boyunca hiç uyuşturucu kullanmamış erkek arkadaşı Murat sayesinde bu illetten kurtulmanın savaşını veriyor.
ANNESİ İLGİLENMİYOR
Anne ve babası Burcu dört yaşındayken boşandığı için anneannesi ve onun annesiyle kalan Burcu zor bir ergenlik çağı geçirmiş. Fransa'da yaşayan babasını en son beş yıl önce gören Burcu'nun annesi bir başkasıyla evli ve çocukları var. Bu nedenle sorunlu kızıyla fazla ilgilenemiyor. Burcu eroine nasıl başladığını şöyle anlatıyor: "Lise ikinci sınıfa gidiyordum. Arkadaş ortamı nedeniyle başladım. Taksim'e takılıyordum, punk müzik dinliyordum. Giyim tarzım, saçlarım farklıydı. Evden kaçıyordum, anneannemle kaldığım için beni pek zaptedemiyordu. Arkadaşlarım içiyor diye  ben de başladım. Kimse uyuşturucu kullanmaya eroinle başlamaz herkes esrarla başlar, sonra hap içer, sonra o da yetmeyince eroine başlar. Eroin bulmak kolay değildi o zamanlar. Elimin altında olan bir şey değildi. Bulmak için uğraştım. Eroin kullanan insanlarla tanıştım özellikle."
'ÇEVREMDEKİLER ÖLÜYOR'
Taksim'in eroin bulmak için merkez yerlerden biri olduğunu söyleyen Burcu, özellikle bir sokağın bağımlılar için vazgeçilmez olduğunu anlatıyor: "Arka Sokak diye bir yer var. Punklar oraya takılır, zaten birçoğu kullanır. Onlar vasıtasıyla da satıcıya ulaşırsın." Burcu eroini ilk kez denediğinde damardan kullandığını ama bir süre bağımlılık hissetmediğini söylüyor: "Bir sene boyunca belli periyotlarla kullandım, bağımlı olmadığımı zannettim çünkü kriz geçirmiyordum. Böyle olacağını hiç düşünmedim. Ama çevremdeki insanlar yavaş yavaş ölüyor. Geçen hafta Şirinevler'de iki kişi öldü. Kriz geçirmeye başladıktan sonra çok korktum ve artık bağımlı olduğumu anladım." Zaman zaman kriz anlarında eroin bulmak için anneannesinden yardım isteyen Burcu o anları hatırladığında gözleri doluyor; "Zaten kapıya getiriyorlar. Kriz anında anneannem kapıya inip alıyor. Bu çok üzücü. Artık kurtulmak istiyorum. Bir tuvalet köşesinde aşırı dozdan ölmek istemiyorum." Tedavi olmak için yattığı Balıklı Rum Hastanesi'nde satıcılarla tanıştığını söyleyen Burcu, hayatının bu noktadan sonra geri dönüşü olmayan bir yerlere sürüklendiğini anlatıyor: "Balıklı Rum'a yattım iki kez. İkinci seferinde tam bağımlı olup çıktım. Çünkü oraya kendilerine müşteri bulmak isteyen uyuşturucu satıcıları da yatıyor. Hastaneye yatmadan önce çok zor buluyordum. Hastaneye yattıktan sonra bulabileceğim insanlarla tanıştım. Hastaneden çıktıktan sonra da beni aradılar, peşimi bırakmadılar. Artık kapıma kadar getiriyorlar eroini. Eve servis yani!" Burcu, Şirinevler'in de Taksim kadar uyuşturucu merkezi haline dönüştüğünü, Taksim'de siyahların, Şirinevler'de ise Kürtler'in satıcılık yaptığını iddia ediyor.
Sonat BAHAR
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
