|
|
|
|
|
Ölü balığı oltaya takıp Japon işadamına pastırmayla balık tutmuş gibi yaptım
|
|
O ZAMANLAR biz Japon işadamı Kajima ile ortağız. Ama ben Savarona'da da ortak olalım istiyorum. Görüşmeleri yaparken onu Göcek'e davet ettim. O zaman yirmi metre teknem var. Kajima'nın adamları gelip tekneyi bir güzel yıkadı, temizledi, kıyafetlerini yerleştirdi. En sonunda yola çıktık. Kajima özel bir olta takımı almış gelmiş. Seyahat boyunca balık avlamaya çalıştı. Ama beceremedi. Çünkü oltanın ucunda yapma yem var. Birkaç kez uyardım, "Minik balık koyalım" diye, kulak asmadı. En sonunda aşağıdaki mutfaktaki aşçıyla anlaştım. "MEVSİM
balıklarından bir tanesini aşağıya sallayacağım oltaya tak" dedim. Yukarı çıkıp Bak Mr. Kajima dedim Biz balığı pastırma ile tutarız. Aşçı sallandırdığım balığı oltaya taktı. Ben de sanki canlıymış gibi büyük bir hava içinde balığı sallayarak çekmeye başladım. Aslında balık ölü. Bütün Japonlar, korumaları, adamları Japonca bağrışmaya başladılar. Öyle havaya girmişim ki balığı kamışla birlikte bir çektim teknenin öbür ucuna uçtu. Güleceğim gülemiyorum. Elimde ölü balığı sallıyorum canlıymış gibi. Tutturdular "Bir kez daha" diye. Bu sefer kaşar peyniri taktım. Ama aşağıdaki aşçı durumu bilmiyor. Önüne olta tekrar gelince, bir balık daha takıyor ama takarken balığın gözünün tekini aceleden yanlışlıkla çıkartıyor. BEN yine aynı sinema. Japonlar bağırışıyor. Kajima "Dur" dedi "Bak bu balık tek gözlü." O gece yemek yerken gerçeği anlatmak istedim ama adam inanmadı. "Yok" dedi "Sen biz tutmadık diye kendimizi iyi hissetmemiz için bu yalanı söylüyorsun." Adamı şaka yaptırdığımıza bir türlü inandıramadım.
balcicek@sabah.com.tr
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|