|
|
|
|
|
|
Örtülen cinayet Köşk'ten döndü
Yolsuzluğu ortaya çıkardığı için öldürülen bankacının sümenaltı edilen dosyasını 20 yıllık zamanaşımına bir yıl kala Sezer açtırdı.
Ankara'da 1987'de, yolsuzluk yapan banka personelini ihbar ettikten sonra öldürülen muhasebe şefi Taner Erol'un oğlu Rahmi Erol, "faili meçhul" diye rafa kaldırılan dosyanın açılması için Sezer'e mektup yazdı.
BAKANLIĞA İLETTİ Erol'un "Babamın katilleri bulunsun" çağrısını dikkate alan Sezer, Adalet Bakanlığı'na "Konu incelensin" dedi. Kayıtlara "Güleryüz Sokağı Cinayeti" olarak geçen olaydaki takipsizlik kararı kaldırıldı, dava yeniden açıldı.
70 YAŞINDAKİ TANIK Yıllarca cinayeti araştıran Rahmi Erol, sanık Ertan Akay'ın nüfusta bile kaydına rastlayamadı. Erol, şimdi 70 yaşında olan tanık Ayşe Tolga'yı buldu. Tolga "Tanık olurum ama katillerin yüzünü hatırlayamam" dedi.
19 yıllık sır dosyayı Sezer yeniden açtı
Taner Erol 19 yıl önce öldürüldü... İşin peşini bırakmayan oğlu, parasızlıktan avukat tutamayınca Sezer'e mektup yazıp yardım istedi, dosya yeniden açıldı.
19 yıl önce bir bankanın Ankara'daki şubesinde çalışırken, yolsuzlukları ihbar ettiği için öldürüldüğü iddia edilen muhasebe şefinin faili meçhul kalan dosyası, Cumhurbaşkanı Sezer'in devreye girmesiyle yeniden açıldı. 6 yaşındayken bankada çalışan babasının vahşice öldürülüşüne tanık olan Rahmi Erol, 19 yıl sonra Adliye'den dosyayı çıkarıp yeniden hukuk mücadelesi başlattı. Parası olmadığı için avukat tutamayan Erol, girişimleri sonuçsuz kalınca çareyi Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e mektup yazmakta buldu. Sezer'in girişimi ile karanlıkta kalan dava tekrar açıldı.
5 KEZ BIÇAKLANDI Yapı Kredi Bankası Yukarı Ayrancı Şubesi'nde muhasebe şefi olarak çalışan Taner Erol, 1987'de bankada hesapların üzerinde oynandığını ve içeriden sürekli farklı hesaplara para aktarıldığını fark etti ve belge toplamaya başladı. Erol, şube müdürü ile bazı personelin hesaplarından başka hesaplara para aktarılarak, müşterilerin dolandırıldığını ortaya çıkardı. İhbar üzerine personele işten el çektirildi ve haklarında dolandırıcılık suçundan dava açıldı. Sürekli tehdit almaya başlayan Erol ise, davanın da tek tanığı olacaktı. Davanın başlamasına günler kala, 9 Mart 1987 akşamı işten çıkan Taner Erol evine 15 metre mesafede iki kişinin saldırısına uğradı. Kalbinden ve sırtından 5 kez bıçaklanan ve ağır yaralanan Taner Erol,kaldırıldığı hastanede polislere, ihbar ettiği kişilerce bıçaklanmış olabileceğini söyledi. Erol, 2 hafta da sonra yaşamını yitirdi. Ankara Cumhuriyet Savcılığı, Erol'un ifadesi üzerine Ertan Akay ve arkadaşları hakkında soruşturma başlattı. Ancak "delil yetersizliğinden" takipsizlik kararı alındı. Kayıtlara "Güleryüz Sokağı Cinayeti" diye giren Taner Erol'un öldürülmesi, faili meçhul olaylar arasındaki yerini aldı. Banka şube müdürü Akay ve arkadaşları hakkında açılan dolandırıcılık davası da Taner Erol'un tanıklık yapamaması nedeniyle kanıt yetersizliğinden düştü. Rahmi Erol, 17 yaşına gelince Ankara Adliyesi'ne gitti. Dosyayı savcılık kaleminden istedi. Ancak avukat tutacak parası yoktu. Takipsizlik kararına, Kırıkkale Savcılığı'na itirazda bulunabileceğini öğrendi. Ancak, Kırıkkale Savcılığı Rahmi Erol'un başvurusunu reddetti.
'GEREĞİ YAPILACAK' Erol, son çare olarak Cumhurbaşkanı Sezer'e bir mektup yazmaya karar verdi. "Babam yolsuzlukları ihbar ettiği için öldürüldü. Lütfen katilleri bulunsun" diyen Erol'a, birkaç gün sonra Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği'nden, "Dilekçeniz alınmış ve konu incelenmek üzere Adalet Bakanlığı'na bildirilmiştir" cevabı geldi. Adalet Bakanlığı, dosya hakkında verilen takipsizlik kararının kaldırılarak, soruşturmanın yeniden başlatıldığı bildirildi. Sonunda Ankara Savcılığı tarafından hazırlanan iddianame ile Ertan Akay ve arkadaşları hakkında adam öldürme suçundan dava açıldı.
Sibel HÜRTAŞ - ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|