Hastalığını görmezden geliyordu ama hayatının önüne almadı onu, arkasında bıraktı. Kısa yaşadı ama gerçekten çok keyif alarak ve dolu dolu yaşadı.
Kenan ve Handan Onuk yedi yıl önce bir arkadaşlarının doğumgününde tanışmış. İlk çıktıkları gece Kenan Onuk, Handan Hanım'a Stefan Zweig'ın "Yıldızın Parladığı Anlar" adlı kitabından bahsetmiş. Tanışmalarının insan hayatında yıldızın parladığı anlardan biri olduğunu, bunu değerlendirmeleri gerektiğini söylemiş. İki yıl sonra da evlenmişler. Evlendikten kısa bir süre sonra Kenan Onuk'un rahatsızlığı ortaya çıkmış. Handan Onuk hamileyken Kenan Onuk ameliyata girmiş ve ardından kemoterapi görmüş. Ameliyattan sonra hastalığı hayatlarından silmişler. Handan Onuk bugün, "Dışarıdan sonu belli olan bir şey gibi gözükse de yaşarken öyle olmuyor. Ben hiçbir zaman Kenan'ın öleceğine inanmadım. Şimdi son çekilen fotoğraflarına bakıyorum da aslında belliymiş durumu ama ben görmüyormuşum" diyor. Kenan Onuk'un ölümünden sonra hastalığıyla savaşmadığına dair çıkan yazılara ise çok kızıyor: "Hastalığını ortaya çıkarmadı ama yaşayarak gösterdi savaştığını. Son ana kadar yüzündeki tebessümü kaybetmedi. Dört ameliyat geçirmişti ama hala çok güçlüydü. Bir gün bile şikayet ettiğini görmedim." Onuklar'ın evinde hastalık hiç konuşulmamış. Zaten Kenan Onuk üzüntüyü, sıkıntıyı konuşmayı sevmezmiş; "Hastalığını görmezden geliyordu evet ama hayatının önüne almadı onu, arkasında bıraktı. Kısa yaşadı ama gerçekten çok keyif alarak ve dolu dolu yaşadı."