|
|
|
|
|
|
Kitaptan çarpıcı bölümler
"...Bir arkadaşımın yatak sonrasına dair acıklı bir itirafını hatırladım: 'Adamla üç ay sadece yemek yiyip flört ettik, en fazlasından öpüştük, arabada yolda falan sımsıkı sarılarak sevişir gibi davrandığımız zamanlar oldu. Ama onunla asla yatmadım. Biliyorsun bizim ülkemizin erkekleri sözde o çok sevdikleri kadınla yattıktan sonra avımı yakaladım ve afiyetle yedim der gibi değişip havaya giriyorlar. Ayrıca adamla evlenmek niyetindeydim ve beni erkeklerle kolay yatan bir kadın gibi algılamasını da istemiyordum. Ama şekerim, adamla artık büyük heyecanlar içinde kapıda sevişmeye başlayarak ilk defa yattığımızda, o kadar seks acemisi ve kadını bilmeyen bir tavırla karşılaştım ki, büyük bir hayal kırıklığı duydum ve ondan derhal ayrıldım. Şimdi evlilik yapmak için adama dikkatli davrandığım ve de seks için sabrettiğim ayları boşuna harcadığım için dövünüyorum. Ve inan bana, bundan sonra beğendiğim bir adamla çıktığımda yatağa uzanmak faslını asla uzun tutmayacağım. Hatta ilk günlerde yatak denemesi yapacağım. Çünkü yatmadan geçen zaman içinde iki taraf da birbirine bağlanıyor ve duygulara yazık oluyor doğrusu!" "...Kendi başımdan geçen benzer biçimdeki bir öyküyü düşündüm. Saygı duyduğum ama onunla bir ilişkiyi hiç düşünemediğimden, araya mesafe koyarak sürekli sizli - bizli konuştuğum ve bir seneden fazla reddettiğim bir adam vardı. Yaz gelince onunla Marmaris'in yeşil mavi koylarının ve sımsıcak güneşin afrodizyak etkisini her an duyduğumuz bir köyünde karşılaşıp önce doyumsuz bir sohbete girişmiştik. Sonra da şarap , gitar, ay ışığı derken, inanın nasıl olduğunu bile anlamadan ani bir sıcaklıkla halvet oluvermiştik. Katiyen birlikte olamam, yatağa giremem, ilişki kuramam diye düşündüğüm adama o vuslat gecesinden başlayarak deliler gibi aşık olmuştum. Hatta uzun zaman bu aşkla işi gücü bile unutacak kadar kendimi kaybederek yaşamıştım çünkü yatakta aramızda sadece ten tutmamıştı, kişilik dilimiz, sevgi dilimiz, hatta şefkat ve şiddet dilimiz bile tutmuştu."
|
|
|
|
|
|
|
|
|