kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Cakar @ SABAH
 

Türk futbolunda son tango

Futbolda bir zamanlar neydik, şimdi nerelere geldik. Japonya'da Türkiye bir fenomendi. Hayatında sadece iki önemli maç oynamış İlhan Mansız bile David Beckham ile kıyaslanır hale gelmişti. Takımlarımız, bırakın 4 büyüğü G.Birliği bile, Avrupa'da uçuyordu. Artık mütevazı Anadolu takımlarımız bile İngiliz, İtalyan, İspanyol rakiplerini geçer hale gelmişti. Ama şimdi bizi gömdüler.
Hem saha sonuçları, hem de uluslararası güvenilirlik yönünden bittik.
Düşünebiliyor musunuz, Milli Takımımız Avrupa Şampiyonası'ndan sonra Dünya Kupası'na da katılamıyor. Önümüzdeki yıl şampiyonumuz, Şampiyonlar Ligi'ne girmek için ön eleme oynamak zorunda kalacak. Trabzonspor, Anorthosis gibi çok kötü bir takıma eleniyor. Beşiktaş, UEFA'da kolay bir grupta yok olurken sözüm ona Avrupa'da en deneyimli ekibimiz Galatasaray, işin en başında kutuplardan gelmiş bir takıma teslim oluyordu. Fenerbahçe üst üste Şampiyonlar Ligi'nden gruplarda elenirken, hakemlerimiz Edirne'nin dışına çıkamıyor. Türkiye adeta uçurumdan baş aşağı sürükleniyordu. Daha sonra 2012 evsahipliği şansımız uçup gitti ve en sonunda İsviçre maçı skandalı da herşeyin üzerine tuz biber ekti. Artık dünyanın gözünde Türkiye futbolda sadece hasta adam değil, "underground" statüsüne de giriyordu.

BU
ADAYLARLA OLMAZ
Yani bir diğer deyimle Türk futbolunda illegal güçlerin hakim ortak olduğu, hatta Türkiye'de oynanan beynelminel maçlarda devletin bile bu güçlere yardımcı olduğu ima edilir hale geldi.
Şu anda kimse Türk futboluna Avrupa'dan bakamıyor. Türk futbolu şu anda dünya gözüyle nereden bakarsanız bakın REZİL durumda. Ve şimdi bu rezaleti ortadan kaldırmaya soyunan başkan adayları var.
Haluk Ulusoy, 5 Ocak'taki Anayasa Mahkemesi kararını bekliyor. Eski Bakanımız sevgili Mehmet Ali Yılmaz mahkeme kararı olumlu olursa Ulusoy lehine adaylıktan çekileceğini söylüyor, aksi bir durumda da Ulusoy'un kendisine yardımcı olacağını ifade ediyor.
Gelelim Ayhan Bermek'e... "Listemi açıklamam, son gün son saatte açıklarım" diyor ama siyasi bir güç haline gelen Hasan Doğan'ın ismini adaylığını açıkladığı gün can simidi gibi ortaya atıyor.
Ben bir delegeyim. MHK'sini, Disiplin Kurulu ve Tahkim'ini hatta yönetim kurulu üyelerini son gün açıklayan bir adaya niye oy vereyim?
Neresinden bakarsınız bakın başkan adayları ve söylemleri beni tatmin etmiyor. İkisi de Fatih Terim ismini oya dönüştürme çabasında. Bakan Yılmaz, "Gelirsem Fatih'i gönderirim" diyor, Bermek ise Fatih'le çalışmaya devam edeceğini beyan ediyor. Ve Fatih Terim her zamanki yapısıyla dolduruşa gelip yanıtı yetiştiriyor.

ŞENES
ERZİK GÖREVE
Beyler bu iş böyle gitmez. Kısır çekişmelerle birbirlerine laf yetiştirmelerle bazı teknik detayları oya dönüştürme gayretleriyle zaten içine edilmiş Türk futbolunun iyice gömülmesini sağlarsınız. Ben bugün iktidar olsam, olaya sonuna kadar müdahele ederim.
Ben bugün Tayyip Erdoğan'ın yerinde olsam Türk halkı için büyük bir sosyal olgu haline gelmiş futbolun daha fazla batağa sürüklenmesine izin vermem. Bu işin demogojisi filan yok. Çünkü futbol genel kurulundaki delegelerin büyük bir çoğunluğu için Türk futbolunun kurtuluşu önemli değil. Şahsi bekalar ve koltuk hevesleri herşeyin önüne geçiyor. FIFA'dan atılmış hakemler, FIFA'dan atıldıkları gün onurlu bir şekilde hakemliği bırakacaklarına, MHK'ye girmek için bugünlerde hakemliği bırakıyorlar. Amaç koltuk kapmak.
Herkes devrede. Amaç koltukları, kurulları paylaşmak. Yoksa Türk futbolu batmış-çıkmış kimin umurunda. Çözüm mü? Bu işin çözümü çok zor görünüyor. Haftalardır söylüyorum; Şenes Erzik göreve soyunmalıdır diye. O da kavgaya girmek istemiyor. O halde biz daha ne acılar çekeriz çok net görebiliyorum. Gün gelecek ülkemiz ve ülkemiz futbolu Malta, Liechtenstein gibi değerlendirilip, futbolu mayfalaşmış bir Kolombiya gibi muamele göreceğiz.
Ülke olarak "AB'ye girelim, muassır medeniyetler seviyesine çıkalım" diye bir tarafımızı yırtıyoruz ama futbolumuzu lime lime ediyoruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Başkanlık seçimleri tam bir muamma   / 28-12-2005
 Beşiktaş'ın tarihi görevi   / 14-12-2005
 Beşiktaş hediye etti   / 11-12-2005
 Bu sene de olmadı...   / 07-12-2005
 Galibiyete kanmayın   / 04-12-2005
 Fener ucuz kurtuldu   / 03-12-2005
 1 numara Tatlı   / 30-11-2005
 Anamızın ligi bu!   / 28-11-2005
 Son sözü bakan söyledi   / 23-11-2005
 Savunmayı öğrendi   / 21-11-2005
REHA MUHTAR
Tümer gidiyor...
Önceki gün Tümer'i gördüm...
Laf...
AHMET ÇAKAR
Türk futbolunda son tango
Futbolda bir zamanlar neydik,...
Tek kurşun atmadan gaza basıp kurtuldular
Tek kurşun atmadan gaza basıp kurtuldular
1- Çapraz ateş olmadı, sadece soldan ateş açıldı. Kurşunları...
Adalete hiçbir zaman güvenmedim
Adalete hiçbir zaman güvenmedim
Kayıp Kalaşnikof davasında yargılanan Savcı Mustafa Turhan, "Mesleğin...
Hızı sevmedi
Hızı sevmedi
Birkaç ay önce ünlü İspanyol motosiklet yarışçısı Fonsi Nieto ile...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu