|
|
|
|
|
|
Hayvanseverler ötenaziye karşı
Sahiplenilmeyen sokak hayvanlarının uyutulması önerisi hayvanseverleri ayağa kaldırdı. Çözüm kısırlaştırmakta.
Kimsesiz hayvanlar uyutulacak mı?
Amerika ve Avrupa'da sokak hayvanlarının sayılarını azaltmak için uygulanan ötenazi yöntemi Türkiye'de de tartışılmaya başlandı.
Sokak hayvanları sorunu Türkiye'de sürekli tartışılır ve her geçen gün yeni öneriler ileri sürülür. Kimileri bu hayvanların yaşamlarını barınaklarda sürdürmelerini savunurken, kimileri kısırlaştırılıp sokağa geri bırakılmaları gerektiğini düşünür. Bu konuyla ilgili tartışmaya yeni bir boyut kazandıran gelişme ise geçtiğimiz haftalarda yaşandı. Ulusal bir gazetede yer alan bir habere göre, Türkiye Hayvanları Koruma Derneği (THKD) Antalya Şubesi Başkanı Sevda Kıraç, barınaktaki hayvanların 20 gün içinde sahiplendirilememesi durumunda ötenazi (zehirli iğneyle öldürme) edilmesini savunuyordu. Hayvanseverlerin yoğun tepkisine neden olan bu açıklama, kimsesiz hayvanların uyutulması tartışmalarını da başlattı.
KENDİMİ SORGULADIM Türkiye'de hayvanların ötenaziyle uyutulmasını savunan Sevda Kıraç, aslında hiç de böyle bir niyeti olmadığını ve söylediklerinin yanlış anlaşıldığını söylüyor: "Bana, 'Niye Avrupa ve Amerika'da sokak köpeği yok?' diye sordular. Ben de, 'Oralarda hayvanları uyutuyorlar' diye yanıt verdim. Bizim ülkemizde böyle bir şey olamayacağını da söyledim. 12 yıllık dernek başkanıyım. Barınak 150 köpek kapasiteli olmasına rağmen, şu anda 360 civarında köpek mevcut. Çoğu da yavru. Beni en çok üzen barınakta hiç trafik bilmeden büyüyen bu yavrular, 7- 8 aylık olduklarında kısırlaştırılarak sokağa bırakılmak zorunda, çünkü yeni gelen köpeklere yer açmak durumundayız. Sonra da araba çarpmış, bacakları kırılmış olarak geri gelen köpekleri görünce, yaptığımız uygulamanın doğru olup olmadığını sorguladığımı söylemiştim. Ötenaziye karşıyım." Ötenazi ABD'nin bazı eyaletlerinde ve Avrupa'daki bazı ülkelerde sokak hayvanlarının sayısını azaltmak için başvurulan yöntemler arasında başta geliyor. Sokakta bulunan bir hayvanın 15-20 gün içinde sahibi çıkmazsa ya da sahiplendirilmezse uyutularak öldürülüyor. Bu yöntem Türkiye'de yasak ve uygulanmıyor. Ancak hayvanın iyileşmeyecek bir hastalığı varsa, insanlar ve hayvanlar için tehdit oluşturan bir hastalığı tespit edilmişse veteriner hekimlerden oluşan bir kurul tarafından verilen kararla yaşamı sonlandırılabiliyor. İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, ötenazinin Türkiye'de de bir gün kaçınılmaz olabileceğini söylüyor: "Yurtdışında sokak hayvanı sorunu yok denecek kadar az. Herkesin evinde en az bir köpek var. Köpeklerin hepsi kayıt altında ve mikroçipli. Türkiye'de sokak hayvanı sorunu çok fazla. Sürekli çoğalıyorlar. Bunun için bizim projelerimiz var. Avrupa ve Anadolu yakasında kısırlaştırma ve bakım merkezleri kurulmasını istiyoruz. Köpekler burada kısırlaştırılıp, mikroçiplenıp mahalle koruyucularına teslim edilecek. Böyle bir sistemi uygulamazsanız bunun önüne geçmek için ötenazi kaçınılmaz olabilir." DOHAYKO (Doğayı ve Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği) İstanbul Şubesi Başkanı Ebru Elgöç ise ötenazinin Türk kültürüne ters bir yöntem olduğu görüşünde: "Yurtdışında insanlar sokakta hayvan görmek istemedikleri için uyutuluyor ama biiz eskiden beri sokak hayvanlarıyla içiçe yaşadık. Apartmanlara hapsolduğumuzdan beri sokak hayvanları bizim gözümüze batmaya başladı. Çünkü onlara yaşam alanı bırakmadık. Dernek olarak ötenaziye kesinlikle karşıyız. Bizim duygusal düşündüğümüzü ve bilimsel yaklaşılması gerektiğini söyleyenler de var. Ancak biz sokak hayvanı sorununun çözümünün kısırlaştırmak, aşılamak, kontrol altında sokaklarda yaşamalarına izin vermek olduğunu düşünüyoruz." THHP (Türkiye Hayvan Hakları Platformu) üyesi Veteriner Hekim Prof. Dr. Tamer Dodurka, Amerika'da da yoğun tartışmalara yol açtığını söylediği hayvanların ötenazi edilmesi konusunda, "Biz kimiz ki, nasıl bir canlının öldürülmesine karar verebiliriz" diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Duygusal boyutu bir yana bilimsel açıdan da öldürmek doğru değil. Bugün bütün bilimadamları kısırlaştırıp yerine bırakmayı savunuyor. Dünyada bir çok yerde defalarca uygulandı bu yöntem. Hollanda'da bir sempozyumda ötenazinin kesinlikle bilimsel olmadığı, işe yaramadığı ortaya çıktı. Kesin şu yöntem kullanılmalı demek için de bilimin deneyimleri yeterli değil. İnsani, ahlaki, dini ve bilimsel yönden bakınca hayvanların kısırlaştırılarak üremelerinin durdurulması en mantıklısı."
Neslihan Tunç
|
|
|
|
|
|
|
|
|