Bu adamlara sakın bulaşmayın!
Rock müziği dinleyenler arasında 'en sevdiğim grup The Rolling Stones' demek klasik müzik dinlediğini söyleyen birinin 'Mozart seviyorum' demesi gibi bir şeydir. Yani marifet değildir. Ve aslında bu Rolling Stones'un şanssızlığıdır. Çünkü Stones iyi gruptur. Yeni albümleri A Bigger Bang geçenlerde Türkiye'de piyasaya çıktı o yüzden size yeni albümü anlatmak yerine - ki her şey aynı, şapkadan tavşan çıkmıyor - bir anekdot anlatayım. Yıl 1998, Rolling Stones İstanbul konseri öncesi. Beyoğlu'nda dolanıyorum. Derken bir arkadaşım arıyor: "Acilen Mojo'ya gel." Nedir filan diye soramadan kendimi içeri atıyorum. Sağ taraftaki barın önündeki masada kocaman kafalı sıska biri oturuyor. Profilden rahmetli Kerim Çaplı gibi bir adam. Arkadaşım geldi beni tanıştırıyor. "Mick bu Mehmet, arkadaşım; bu da Mick. Hayatımda daha absürd bir durumda kalmadım. Kem, küm, öhö dışında bir laf edemedim adamla, sonra çok dövündüm o ayrı. Mütevazı birine benziyordu. Önce Hayal Kahvesi'ne götürmüşler, beğenmemiş, Mojo'ya gelince "Bir bira içeyim bari" demiş. Stones'a ait bildiğim son bir şey varsa o da şudur. Eğer eleştirmen filansanız, ya da değilseniz de fark etmez, o gruba sakın bulaşmayın. Radikal'de Tuğrul Eryılmaz vardır, sizi nerede olsanız bulur ve intikamını alır. Budur.
|