|
|
Not artırım beklentisi
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Türkiye'nin ekonomik reformlarını ve sürdürülebilir büyümeyi devam ettirmesi halinde ülke notunun orta ve uzun vadede BBB'ye ve daha yukarıya çıkacağını düşündüklerini söyledi.
Türkiye Bankalar Birliği Genel Kurulu'nda konuşan Şener, yaşanılan son finansal krizlerle B eksiye düşen ülke notunun, gerçekleştirilen yapısal reformlar ile sağlanan siyasi ve ekonomik gelişmelerin bir sonucu olarak BB eksiye yükseldiğini hatırlattı.
Şener, ''Ekonomik reformlarını ve sürdürülebilir büyümeyi devam ettirmesi halinde Türkiye'nin, ülke notunun orta ve uzun vadede BBB'ye ve daha yukarıya çıkacağını düşünüyoruz'' dedi.
Ekonomik ortamda sağlanan bu olumlu gelişmelerin, bankacılık sektörüne uygun talep koşulları yaratırken, diğer yandan yeniden yapılandırma çabalarının, finansal kuruluşların finansal hizmet sunma kapasitesini geliştirdiğini anlatan Şener, bugün gelinen noktada Türk bankacılık sektörünün aracılık işlevini daha etkin şekilde yerine getirdiğinin açık olduğunu söyledi.
Şener, ''Bunun en temel göstergesi, kredi hacmindeki reel artış ile mevduatın krediye dönüşüm oranındaki iyileşmedir. Toplam kredi hacmi reel olarak 2002 sonundan bu yana yüzde 68 artış göstermiştir. Böylece mevduatın krediye dönüşüm oranı 2002 yılı sonunda yüzde 36 iken, 2005 yılı Mart ayı itibariyle yüzde 56'ya ulaşmıştır'' diye konuştu.
2002 yılında yüzde 23 olan kredilerin toplam aktif içindeki payının bugün itibariyle yüzde 34'e yükseldiğini bildiren Şener, kredilerdeki gelişmelerin, hacim artışının yanı sıra kredi portföyünün kalitesinde de düzelmeye işaret ettiğini ifade etti.
Ekonomik aktivitenin canlılığını korumasının, kredi riskini sınırlandıran en önemli unsur olduğunu vurgulayan Şener, tüketici kredilerindeki artışın özellikle dikkat çekici olduğunu, bu artışın, ertelenmiş tüketim harcamalarının düşen faiz ve bekleyişlerdeki iyileşme ile gerçekleştirilmesine, hurda araç indirimi gibi bir takım teşviklere bağlı olarak ortaya çıktığını kaydetti.
Şener, tüketici kredileri stoku ve kredi kartları bakiyesinin GSYİH'ye oranının 2002 yılındaki yüzde 2.4'lük seviyesinden geçen yıl sonunda yüzde 5.8'e yükseldiğini belirtti.
''KREDİ MALİYETLERİ YÜZDE 20'LERE GERİLEDİ''
Abdüllatif Şener, aracılık maliyetlerindeki azalma trendi ve faiz oranlarındaki düşüşün etkisiyle 2002 yılı sonunda yüzde 60'lar seviyesinde olan kredi maliyetlerinin, bugün itibariyle yüzde 20'lere kadar gerilediğini bildirdi.
Şener, Yeniden Sermayelendirme Programı'nın, bir yandan Türk bankacılık sektöründe şeffaflığı artırırken, diğer yandan sektörün sermaye yeterliliği açısından ulusal ve uluslararası piyasalar nezdinde güven tazelemesini sağladığını kaydetti.
2002 yılında 2.9 katrilyon lira olan sektör karlılığının, reel olarak yüzde 77 oranında artış göstererek, geçen yıl 6.5 katrilyon liraya ulaştığını belirten Şener, aynı dönemde aktif karlılık oranının da yükseldiğini söyledi.
Mevduat üzerindeki tam güvencenin geçen Temmuz ayında kaldırılmasına karşın sektörde hiçbir dalgalanma yaşanmadığına işaret eden Şener, sektörde 2002'den bir çok olumlu gelişmeler bulunduğunu anlattı.
İMKB BAŞKANI BİRSEN'İN AÇIKLAMALARI
Şener, toplantının ardından basın mensuplarının, ''İMKB Başkanı Osman Birsen'in (İMKB'deki tasarruf tedbirleri nedeniyle hiçbir personele yemek veremiyoruz, havuzu işletemiyoruz, temizlik malzemelerini bile alamıyoruz) diye bir yakınması var. Hükümet o kadar mı çok ciddi tasarruf tedbirleri alıyor?'' sorusu üzerine şunları kaydetti:
''Tasarruf tedbirleri denilen şey, bir Başbakanlık genelgesine bağlı bir husustur. Bu başbakanlık genelgesi, hiçbir kurumun temizlik yapmasını, işlettiği sosyal tesislerini kapatmasını, normal faaliyetlerini engellememektedir. Yani tüm kurumları etkileyen bir genelge kapsamında tüm kurumlar da faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde sürdürmektedirler. Zaman zaman İMKB'yle bağlantılı olarak çıkan haberler, (temizlik yapamıyor, havuzu işletemiyor) gibi eğer bir kurum içinden servis yapılıyorsa, havuzu işletemeyen, temizliğini yapamayan bir yönetimin sorgulanması gibi bir sonucu ortaya çıkarır. O bakımdan ben orada işlerin doğru gittiğine, düzenli, sağlıklı işlediğine inanıyorum. Gazetelerde yer alan o haberlerin de herhalde biraz ciddi olmadığını düşünmeme yol açıyor.''
Şener, ''Ali Babacan mevduat güvence sınırının indirileceğini söylemişti. Rakam vermemişti. Bununla ilgili bir çalışma var mı?'' sorusuna da ''Hayır, öyle bir şey yok'' karşılığını verdi.
(AA)
|