| |
|
|
"Onlar ne olacak?"
Bolu dağı irili, ufaklı "tesis" dolu. "6 milyon liraya 3 çeşit yemek" satan da var. "Kekik suyu, keten tohumu, dağ çileği reçeli" satan da. Sabahattin'in Yeri. İsmail'in Yeri. Ağasar Et, Mangal, Akçaabat Köfte. Ferda'nın Yeri Et-Mangal. Cafer Usta Et Lokantası. Cız, Bız Ramis'in Yeri. Çınar-Hamburger, Sarımsaklı Ekmek. İsmet Baba Piknik. Çırağan Alabalık, Et, Mangal. 40, 50, 60, tesis saydık, bitmedi. Adım başı tesis. Belki 100'ün üstünde.
Koru Otel' e Ankara'dan, İstanbul'dan "turlar" geliyor. "Kongre turizmi" için talep çok. Varan, Ulusoy gibi "tuzu kurular" için pek sorun yok. Ama "Bolu dağı geçişi" tamamlanınca, "diğer tesisler... Piknikçiler... Mangalcılar... Hediyelik eşyacılar... Turşu, kabak, patates, soğan satanlar" ne olacak?
"Biz ne olacağız" dediler. Dedik ki: Bir araya gelin... Örgütlenin... Kooperatif kurun... Güçlerinizi birleştirin... Sonra da TEM üzerinde büyük tesis açın... Devlet size yardımcı olur.
Dediler ki: Haklısınız da.. Örgüt nedir, örgütlenme nedir, bilmiyoruz ki.. Bize hiç öğretilmedi ki.. Örgüt denilince herkesin aklına organize suç örgütü geliyor.
|