'Müzik eğitimi' sorunu
Önce 1-2 haber: Değerli müzik eleştirmeni Önder Kütahyalı'nın hafta içinde Cumhuriyet Gazetesi'nde yazdığı haberin girişini burada sizlere bir de ben sunmak istiyorum. "Sevgili dostum, değerli müzik yazarımız Öner Birkan, Karşıyaka'nın Bostanlı semtindeki Ahmed Adnan Saygun Pakı'nda dolaşırken bestecinin büstüne bakar. Yapıtın tanıtım yazıları silinmiş, gelen geçen oraya bir şeyler karalamıştır. Yazarımız lisede okuyan iki kız öğrenciye parkın adını sorar. Gençlerden ses çıkmaz. Yanıtı Birkan'dan öğrenen kızlardan biri şöyle der: "Ben Ahmed Adnan Saygun Lisesi'nde okuyorum." Görüldüğü gibi İzmir, kendi bağrından çıkmış bir dünya bestecisini tanımıyor. Öykünün başka bir özelliği de genç kuşakların evrensel müzik sanatına yabancılaşmasını gösteren birçok örnekten biri olmasıdır. İlköğretim okullarında ve liselerde uygulanan müzik eğitimi soruna kalıcı çözüm getiremiyor. Bu durumda müzik kurumları, asıl görevlerinin yanında halka yönelik yaygın müzik eğitimini de üstlenmeye başladı. İZDSO'nun ayda iki kez ilköğretim öğrencileri için düzenlendiği "Çocuklarla Senfoni" konserleri son yılların en yararlı etkinlikleri arasında. Bir tiyatro sanatçısının, gerektiğinde öğrencilerini de oyuna katarak sunduğu konser hem eğlendiriyor hem öğretiyor. Burada öğrenciler, farkında olmadan çoksesli müziğin eğitimini alıyorlar. Orkestra, şimdiye kadar 180 bin öğrenciye seslenmiş bulunuyor. Müzikte tanıtım ve eğitim çok önemli. Düşünün ki, İstanbul'da bile başta TRT-3 ve Açık Radyo dışında programlarında klasik müziğe yer veren radyo yok.
*** Ve caz dünyasından bir haber. Davul'un dünyaca ünlü sesi, iki konser verecek. İlki, 18 Mart'ta İstanbul Yeni Melek Gösteri Merkezi'nde. İkincisi, bir akşam sonra Ankara Saklıkent. Weckl, özellikle modern caz müziği sevenlerin ilgiyle takip ettikleri bir davulcu. Sürekli ders veriyor, konser ve DVD kayıtlarından fırsat buldukça. Davulun 1983'te Simon ve Garfunkel grubunun geri dönüş turnesinde davul çalan Dave Weckl, 1983 yılında da Chick Korea'dan davet aldı ve usta piyanistin iki grubunda da "Electric Band" ve "Acoustic Band"da davul çaldı. Bu iki grupla 9 albüm, 3'de video yayınlandı. Acoustic Band, ayrıca Grammy ödülü de aldı. Yaklaşık 10 yıldır faal olmayan Electric Band, geçen yıl yeniden bir araya geldi ve bir albüm kaydetti. Onu sürekli izleyen ve hayranlık duyan birçok caz meraklısının yanı sıra, Chick Korea, Peter Ershine, George Benson, Robert Plant, Diana Ross, Michael Brecher gibi hayranları da var. Sanatçının, sonuncusu canlı kayıt "Live 2003" olmak üzere 9 adet solo albümü bulunuyor. Modern caz meraklıları, herhalde bu sıradışı davulcuya kayıtsız kalmayacaklar. Emma Kirkby ve Londra Barok Topluluğu Türkiye'ye ilk kez geldi, geçen hafta. İş- Sanat'ta verdiği konserde Haendel'le birlikte, Vivaldi ve Corelli gibi çağın öteki bestecilerinin bazı eserleri de programındaydı. Ünlü viyolonselci Rudolf Leopold'da, Avusturya Kültür Ofisi'nde kemancı Atilla Aldemir, viyolacı Marta Patulska ve piyanist Teresa Jones'tan oluşan bir grupla, klasik müzikseverlerin karşısındaydı. Leopold, gerek Schumann'ın halk müziği tarzındaki Beş Parçası'nda gerekse Mozart'ın Kuartet'inde ustalığını sergiledi.
*** İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, bugün Şef Alexander Schwink yönetiminde, orkestra solistlerinden oluşan 9 sanatçıya eşlik edecek. Saat 11.00'de AKM'de verilecek konserde, Bruch'un "Kol Nidrei" adlı viyolonsel eserinin yanısıra, Frank Martin'in yepyeni bir konçertosu ve Jacques Offenbach'in o güzeller güzeli eseri "Gaite Parisienne", Türkiye'de ilk kez seslendirilecek. 'Neden bu kadar geç kalmış acaba?' diye merak ettim, doğrusu.
|