Tek parti iktidarının ekonomi yönetimindeki tuhaflıklar zaman zaman gün ışığına çıkıyor. Memur maşlarının bayramdan önce ödenmesi tartışması aslında iki yıldır yaşanan ama kamuoyuna yansımayan sorunların en tipik örneği idi. Doğrusu, Devlet Bakanı Ali Babacan'a haksızlık edildiğini söylemek zorundayız. Babacan, "fazla IMF'ci" bulunuyor. Milletvekilleri ile ilişkilerini, geleceğe yatırım yapan bir siyasetçi gibi kurgulamıyor. AK Parti yönetiminde, ikbal beklentisi olan yetenekli isimler haliyle Babacan'a yükleniyor. Maaşların erken ödenmesi meselesinde Babacan gafil avlandı. Başbakan Tayyip Erdoğan, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'la görüşüp, "8 Kasım'da ödeyelim" derken Babacan'ı by pass etmemişti. Erdoğan, maliyenin "tel emri"nin yeterli olacağını düşünüyordu. Oysa, hazine-maliye ayrımı nedeni ile erken ödeme planı ister istemez "nakit yönetimi"ne kilitleniyor, Babacan'ın devreye girmesi gerekiyordu. Babacan, gerek iç borç itfalarının gerekse maaşların devletin, söz verdiği zamanda eksiksiz yerine getirmesi gereken yükümlülükler olduğunu iyi biliyor. Babacan her iki ödemeyi de kusursuz yapıyor. Birini diğerine tercih etmiyor!