| |
|
|
Antep nere Almanya nere demeyin!..
Gel de helal olsun deme. 16 yıl önce Gaziantep'ten çıkıp Almanya'ya yerleşen 33 yaşındaki Ahmet Alber'i gel de takdir etme. Ne mi yapmış? Daha ne yapsın diyarı gurbette sadece kendi yaşam savaşını vermekle kalmamış, üstüne üstlük bir de kolları sıvayıp; çeşitli ülke ve dine mensup yüzlerce çocuğu basketbol sporu sayesinde sokaklardan kurtarmayı başarmış.
Defalarca şampiyon oldular Etiyopyalı bir çocukluk arkadaşı varmış Ahmet'in. Saud adlı bu gençle birlikte bir spor kulübü kurmuşlar önce. Çeşitli kuruluşlar onların çalışmalarını görünce, kurduğu bu spor kulübüne 10 bin Euro'luk kaynak aktarmış. Ta 1997'den bu yana da bu kulüp defalarca şampiyon olup üst üste lig atlamış. Şu anda Alman profesyonel basketbol takımı olan Post Telekom'un altyapı kulübü olarak bir alt ligde mücadele eden Kult Spor'muş bu takım. İşin içinde sosyal bir kaynaşma gören AB yetkilileri ise maddi destek vermeye başlamışlar bu örnek kulübe. Gelin size Ahmet'in hikâyesini, Gaziantepli gazeteci Nihat Düzgün'ün kaleminden aktarayım. Nihat yazıyor, diyor ki: "İş bulmak için Almanya'ya giden ilk Türkler'den olan babası Mehmet Alber ile Alman anne Hannelore'nin ikinci çocuğu olan Ahmet Oliver Alber 1971 yılında Almanya'nın Köln şehrinde doğdu.
17 yaşında annesine kavuştu Henüz 2 yaşındayken anne ve babası ayrılan Ahmet Oliver Alber, babası tarafından büyük oğlu Atilla ile birlikte Gaziantep'e kaçırılarak babaannesi tarafından büyütüldü. İlk, orta ve lise öğrenimini Gaziantep'te tamamlayan Ahmet Oliver Alber, 17 yaşında tekrar Almanya'ya döndü ve burada ilk kez annesini görme fırsatı buldu. Köln yakınındaki Wuppertal şehrinde meslek öğrenerek, bilgisayar, network ve IT uzmanı olarak çalışmaya başladı. Türkiye'de okuduğu yıllarda basketbola merak saran Alber, lise yıllarından kalma basketbol merakını Almanya'da da devam ettirdi ve basketbol oynamayı sürdürdü.
'20 çocukla başladık' 1997 yılında bir gün kendisi gibi basketbol sevdalısı arkadaşı Saud ile şehrin varoşlarını dolaşırken sokaktaki çocukları fark eden Alber, bu çocuklar için ne yapabileceklerini düşündü. İki arkadaş, çocukları kendileri gibi spora yönlendirmeye karar verdi ve aynı yıl Wuppertal Kult Sport Kulübü'nü kurdu. Ailelerinden sıkılıp, eve geç gidip, hatta hiç gitmeyip sokakta günlerini geçiren çocukları arkadaşı Saud ile birlikte toplamaya başlayan Alber, hepsini kurdukları spor kulübünün çatısı altında topladı. Alber ve arkadaşı Saud ilk başta 8-10'u Türk, 4-5'i de Filipinli, geri kalanı Alman, Koreli olmak üzere 20 çocukla yola çıktı ve 3 ay içinde bu sayı 50'yi buldu.
Gençlere yeni hedefler!.. Sadece sokaklardaki çocukları toplamakla yetinmeyen Alber; 'Salona gelen çocukların dışında ilkokullara giderek orada gönüllü olarak öğrencilere basketbol kursları veriyoruz. Ayrıca, işsiz kalmış gençleri sporla destekliyoruz, sokakta alkol ve uyuşturucu maddelerle temas etmeye başlamış gençlere yeni hedefler veriyoruz' diyor.
'Beyinlerini meşgul ediyoruz' Alber; 'Bu tür çocukları barındırarak, yemek vererek rehabilite edemezsiniz. Öncelikle onları kötü düşüncelerden arındırmak için bir kere beyinlerini olumlu şeylerle meşgul etmeniz ve onların olumsuz düşünmelerinin önüne geçmeniz gerekir. Biz burada öyle yaptık. Onları spora yöneltmekle kalmadık, sürekli olarak olumlu şeyler düşünmeye zorladık' dedi." Ne dersiniz az iş başarmamış bizim Antep delikanlısı Ahmet değil mi?..
|