| |
|
|
Ergün sıfır hafızası!..
İki senedir futbolun "F"sini oynayıp çoğu maçta rakibe hizmet eden Ergün medyanın genelinden hala hiç de haketmediği övgüleri alırken, ekrana çıkıp, adımı da vererek bana hücum etmiş. Bende Ergün takıntısı varmış. Zaten onun hakkında hiç iyi şey yazıp söylememişim, falan filan.. Takıntı varsa eğer, gerekçesi de olmak gerekir. Ergün söyler mi, neden ona takıntım var?.. Söyleyemez.. Çünkü yok!.. Monaco'da, Süper Kupa maçında, Galatasaray'ın kenarında ilk defa sahaya çıkan Lucescu, Ergun'u kadroya dahi almayıp, tribüne yollamıştı, hatırlarsınız. Ergün o stadda yalnız, şaşkın ve üzüntü ile tek başına otururken, yanına bir tek kişi geldi.. Bir tek kişi konuştu onunla.. O kimdi Ergün?.. Neler dedi sana.. Hatırladın mı?. Ertesi gün ve daha sonraki günlerde neler yazdı?.. Arsenal maçı sonrası neler dedi, neler yazdı?.. Harika oynadığın o sezon boyunca neler dedi, neler yazdı?. İyiyken iyi, Ergün.. Dökülürken de, aynen o.. Hıncal Ağabeyin üzerine vehimler kuracağına, haksız, yalan ve yanlış ithamlarla saldıracağına, al bir maç bandını, kendini izle.. Ayağa kalk, aynaya bak.. Oynarsan övülürsün Ergün.. Oynarsan!.. Hıncal Ağabeyinin tek takıntısı, doğru bildiğini, dosdoğru söylemektir.. Evirmeden, çevirmeden.. Korkmadan.. Çekinmeden..
|