| |
Teknoloji yormaya başladı!
Bilim ve teknolojiyi izleme konusunda ciddi anlamda sorunlar yaşamaya başlardım. Hani daha kolay olacaktı, hani eşeği bağlasan bilgisayar kullanacak kolaylık mertebesine ulaşılacaktı. Yalan! Git gide zorlaşıyor ve takip etmekte zorlanıyorum. Bırakın zorlanmayı pes edip bırakma noktasına geldim. Üç yıl sonra cep telefonu kullanamayan pederin kıvamına gelirim. Babam mutlu biri. Hayatı boyunca yapması gereken tek şey FM veya AM bandında istasyon aramak ve arada bir radyonun pilini değiştirmek oldu. Koca bir yüzyılı böyle geçirdi. Bir de benim halime bakın. Her Allah'ın günü yeni bir gelişmeye ayak uydurmam gerekiyor ve korkarım bunun sonu yok. Çalıştığım bankanın internet şubesinin son numarası sanal klavye. Tamam anlıyorum güvenlik gerekçeleriyle geliştirilmiş bir sistem. Ama şifreyi girme aşamasında, tek bir karakteri yazdığımda klavye değişiyor. İşkence gibi. Mesela "Z" harfi her seferinde ayrı bir yerde oluyor. Şifreyi girene kadar, ki genelde hatalı giriyorum, yaşama sevincim bitmiş oluyor. Yoruluyorum, içim boşalıyor, EFT'ye düşman oluyorum... Sonra bilgisayarıma "casus böcekler" girmiş. Casus böcek, bir tür program. Bilgisayarın ruhunu ele geçirip istediğini yaptırabiliyormuş. Ne yapmışım, ne etmişim, hangi sitelere dadanmışım hepsini görüp perişan edebilir beni. Yıllardır zenginleştirilmiş uranyum ticareti yaptığımdan olacak bana çöreklenmiş! Mansur Ticaret, zenginleştirilmiş uranyumda tek isim. Kuzey Kore'den ithal ürünlerimizde yüzde 50'ye varan indirim fırsatını kaçırmayın! Neyse teknik servisten bir exorcist çağırıp temizlettik bilgisayarı. Temizlettik ama bu işin sonu nereye varacak. Hayatımın büyük bir bölümünü bu teknolojik değişimlere ayak uydurarak geçirmek istemiyorum ben. Geçenlerde gazetelerde bir haber gördüm. "Taşınabilir ekranlı buzdolabı dönemi başladı.." Bu buzdolabının özelliği, üzerinde bilgisayar olması. Ayrıca ekranı yerinden çıkarıp bağımsız bir televizyon haline dönüştürme şansınızın olması. Henüz Uzakdoğu ve Birleşik Devletler'de satılıyormuş. Buzdolabının üzerindeki bilgisayardan MP3 müzik indirmem için bana geçerli bir neden söyleyin. Veya mail kutuma mutfakta ve ayakta bakma ihtiyacını neden duymalıyım? Bu arada buzdolabı üzerinden dijital formatta fotoğraf çekme imkanı da varmış. Al sana dağ gibi bulaşık resmi. Emine Beder dışında bu buzdolabına ihtiyacı olan birilerini tanımıyorum. Ben mi geri kafalıyım yoksa bu iş çığırından mı çıkmaya başladı? Oldu olacak bir imam bulup buzdolabını nikahıma alayım. Klimalı müzik seti, DVD player'lı çamaşır makinesi... Yaratıcılığın sonu yok değil mi? Tamam değişime karşı değilim ama değişim hızına karşıyım. Bi'durun, biraz soluklanalım, ayak uyduralım, ondan sonra gaza basarsınız.
|