Futbolcu gibi
Tüm Türkiye futbolcu Hagi'yi 5 yıl keyifle izledi. Hagi sadece yıldız değildi, ağabey, arkadaş, karizmatik, hırslı, kaybetmeyi sevmeyen ve bir maçın sonuca doğrudan etki edebilen bir liderdi. En önemlisi G.Saray'ın saha içi öğretmeniydi. Arkadaşlarına, davranış olarak zaman zaman kantarın topuzunu kaçırsa da hep "Büyük ağabey" saygısı gördü. Fatih Terim yaşadığı ve yaşattıklarıyla G.Saray tarihine altın harflerle geçerken taraftarın da 'İmparator'u oldu. Taraftar Terim'e asla 'İyi gün dostu' gibi davranmadı en zor koşullarda bile desteğini esirgemedi. Yönetim, Terim'le yollarını ayırdığında tribünlerin tepkisi büyüktü. Bu tepki enerjisini sinerjiye dönüştürmenin tek yolu Hagi'yi göreve getirmekti. Hagi, Terim İmparatorluğu'nun hem efsaneleşmiş ismiydi hem de taraftarın 'Kralı'ydı. Hagi uçarcasına geldiği yuvasında verdi- ği ilk demeçte "G.Saray'a kavuşmak bir kızın peşinde koşmak gibi" diyordu. G.Saray'ın Hagi'ye teslim edilmesi geçmişteki başarılara duyulan özlemdi. Ancak topun patronu olmakla, futbolcuların patronu olmak farklıydı. Ama kararı alanların hayallerinde hala 'Futbolcu Hagi' vardı. "Konuşmayı değil, iş yapmayı severim. Önemli olan takımın geleceğini hazılamak" diyen Hagi işe önce eski silah arkadaşlarının vetosunu kaldırarak başladı. Ancak Samsun, Beşiktaş ve Ankaragücü maçlarında Hagi'nin G.Saray'ı sıfır çekti. Şimdi yönetim "Hagi'den kimse şapkadan tavşan çıkarmasını beklemesin" diyor. Tamam beklemeyelim.. "Bazı çöküşler daha parlak yükselişlerin destekçisidir" derler ama gelecek yıl Hagi, çöküşün dirilişi olur mu? Zor.. Testi kırılmadan uyarıyorum. Hagi halen kendisini futbolcu gibi görüyor. Nasıl mı? Ankaragücü maçında gözümü üzerinde hiç ayırmadım. Saha içi öğretmenliğini kulübeden yapmaya çalışıyor. Futbolcuların gitmeleri gereken noktaları Hagi belirliyor. Taçların nasıl ve kime atılması gerektiğini işaret ediyor. Köşe vuruşlarında topun başına gelen oyuncu Hagi işaret etmeden asla kullanmıyor. Hagi pozisyon yerleşimini yaptıktan sonra köşe atışı yapılıyor. Oyuncuları kendi yetenekleriyle ve becerileriyle kıyasladığı için kaptırılan her toptan ve verilen her kötü pastan sonra çıldırıyor. Şartlar izin verse oyuna girecek gibi davranıyor. Hagi başarıyı yakalamak istiyorsa önce "Futbolculuk dönemini" aklından çıkarmalı. Kimseyi kendisiyle kıyaslamamalı. Bir lider gibi davranmayı öğrenmeli. Kaybedilmiş bir maçın ardından "Futbolcularım verdiğim görevleri yapmadılar" gibi ucuz yorumlardan kaçınmalı. Güven vermeli. Liderlik, temelini güvenden alır, güven kaybolursa lider de gider..
|