| |
|
|
İkinci Sezer vakası
Bir insanın, aslında 'nasıl bir kişi' olduğunu anlamanın popüler yolları var. Eski laftır: "Bir adamın ne olduğu meyhanede, yolculukta ya da askerde ortaya çıkar." İçki zihni bulandırır, kişiliğin gizlenen yönlerini gözler önüne serer. 'Mavi Yolculuk'a çıkanlar, dünya tatlısı dostlarının teknede bir canavara dönüştüğüne sık sık şahit olmuşlardır. "Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim." Bakın bu da esaslı bir kişilik terazisidir. Son bir kriter olarak "Bana kahramanını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" sözünü analım. Bir insanın yücelttiği, önemsediği, 'idol'ü olarak gördüğü tipler, kendi karakterini ele verir.
*** Lafı uzattım, sadede geleyim... Bülent Ecevit'in siyasetten çekilmeden önce yerine önerdiği... Ve böylece DSP'ye başkan seçilen Zeki Sezer, bakın ne demiş: "Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı olması Türkiye'de bugün önemli bir güvencedir. O nedenle 'ikinci bir Sezer vakası' olmaya hazırım!" (Milliyet, 1 Ağustos) Şahane değil mi? Toplumun hayati sorunlarında dahi ortaya çıkmayıp kendini Köşk'e kapatan... Gerilimleri törpülemek yerine sivrilten... Yol açıcı, yön verici, destekleyici olmak yerine; tıkamayı, engellemeyi, kösteklemeyi vazife bilen birisini... Özetle Türkiye'deki bürokratik zihniyetin bir numaralı temsilcisini öven, benimseyen, takdir eden; kısacası onu 'kahramanı' ilan eden bir parti başkanı... Anayasa kitapçığını kimin kafasına fırlatacağını merakla bekliyoruz.
|