|
|
Tamam, buraya kadar
Tatilden döndüm ben. Masanın başında şebek gibi oturuyorum hanidir. Ne yazsam diye .. Diğer köşe yazarları gibi tatil anılarımda size tavsiyede bulunabileceğim ne gizli kalmış bir koy var, ne yalnızca deniz yoluyla ulaşılabilen salaş bir balık restoranı, ne de cennetten bir köşeyi andıran butik otel macerası. 18 yaşımdan beri ne yaptıysam yine aynı şeyler işte.. Çeşme.. Evet Aya Yorgi yine çok güzeldi, Şifne'deki Aqua huzur doluydu, kumrular baştan çıkarıcı, Çiftlikköy'deki Gökkuşağı'nın balıkları çok taze, günbatımında Sakız manzarası doyumsuzdu. Ama o kadar.. Bitti. Öncel'in klasik yaz tatili. "Eee? Bize ne, bu kadar memnun değilsen durumdan, başka bir yerlere yelken açaydın, bize mi sordun giderken?" deyin bana.. Söyleyin hadi. Ama ben size söyleyeyim, üzerimdeki şu ölü toprağını silkeleyip atmazsam şerrrefsizim. Bundan sonraki tatilimde ahdım var, tıpkı neşe içinde cıvıldaşarak tatil anılarını anlatan o diğer yazarlar gibi ben de şakıyacağım. Memleketin en bi' gizli kalmış koyunu, lokantasını, kahvaltıcısını, otelini bulup, gelip burada havalı havalı kalem oynatacağım. Çeşme'ye doyduğumdan değil.. Galiba büyüdüğümden, ya da şu aralar boğazıma yapışan ellerden bir türlü kurtulamadığımdan, veya yalnızlıktan, veya sürekli tekrarlayan huzursuzluklardan, veya ne anasının örekesiyse ondan işte.. En iyisi, biraz geç olsa da "farklı olanı" keşfetme isteğimin sonunda su yüzüne çıkmasından, deyip konuyu kapatalım. Ve ikinci ahdım da, şu nedenini çözemediğim basiretsizlikten kurtulup, bundan sonra "ben tatilden döndüm" değil, " biz tatilden döndük" cümlesini şöyle tadını çıkara çıkara kuracağım.. Görürsünüz.. Şimdi, bu gezginlik konusunda güdük kalmış kadına tavsiyelerinizi bekliyorum. Çeşme'nin taşını toprağını anlatırım size ama ülkenin diğer tatil beldeleri konusunda hakikaten kör cahilim. Yardımınıza ihtiyacım var anlayacağınız. Pek acınası haldeyim.
|