|
|
Her şarkı Bir parçam
Sezen Aksu'dan Müslüm Gürses'e pek çok ünlü isim Murathan Mungan'ın şarkılarıyla bir araya geldi. Mungan albümün öyküsünü ilk kez anlattı.
Telli Telli, Maskeli Balo, Çember, Olmasa Mektubun gibi unutulmaz şarkıların "söz yazarı" olan şair-yazar Murathan Mungan, "Söz Vermiş Şarkılar" adlı albümde hayatının özetini veriyor. "İstedim ki, farklı isimler okusun bu şarkıları ve dinleyen herkes başka bir tat alsın. Anılarım, birikimlerim onlar..."
*** Her şarkıya bir parçamı verdim
Bir kuşağın dilinden düşmeyen şarkılar "Söz Vermiş Şarkılar" albümünde farklı isimlerce seslendirildi. Tüm şarkı sözlerinin altında imzası olan Murathan Mungan Aktüel Pazar'a konuştu.
Bu albümün arkasında görünen kadar, görünmeyen bir tarih de var. Beni ben yapan bir tarih. Belki bizi biz yapan. Çocukluğum ve yeniyetmeliğimin geçtiği Mardin'deki çay bahçelerinde, dondurmacılarda çalınan eski plaklar, geceleri başka dünyalardan sesler arayarak karıştırdığım radyo istasyonları, çok yıldızlı gecelerin aydınlığında dinlediğim Arapça şarkılar, 'Ses' mecmuası, 'Hey' dergisi, unutulmaz 'disk-jokey'leriyle Diyarbakır, Çukurova, Ankara, İstanbul il radyoları, onların istek programlarına gönderdiğimiz küf yeşili posta kartları, ilk pikabım olan radyolu Monark 451, vitrin camlarında 45'lik kapaklarını seyrettiğimiz eski plakçı dükkanları, Ankara Gençlik Parkı'nın aile gazinoları, kış sabahlarında erkenden yer kapmaya gittiğimiz Çarşamba, Pazar matineleri, anısı eski yaz gecelerinde kalmış yaz sinemaları... Bu albüm hakkınızı ödemeye yeter mi bilmem? Hep kalbinin verdiği sözlerle yaşamış biri olarak çocukluğumun, yeniyetmeliğimin, ilkgençliğimin unutulmaz sesleri, birlikte büyüdüğüm şarkılar, şarkıcılarla; günümüzün severek dinlediğim, bundan sonraki yol işaretlerini merak ettiğim şarkıcılarını, topluluklarını, düzenlemecilerini; hepsini buluşturmaya çalışan bu projenin çok sesli aynasında kendime baktığımda, düşünüyorum da: Meğer ne çok Türkiye'ye benziyormuşum." Albümün sunuş yazısında böyle söylüyor, Murathan Mungan... Onun kaleminden birkaç satır okumak bile insanı kendine getiriyor. Türkiye'nin en çok sevilen; hikaye kitapları, şiirleri, romanı yok satan şairi, yazarı Murathan Mungan şimdi yepyeni bir projeyle karşımızda. Olmasa Mektubun, Maskeli Balo, Çember, Aşk Yeniden, Telli Telli gibi dillerden düşmeyen şarkıların "söz yazarı" olan Mungan, beş yıllık bir emeğin ürünü olan "Söz Vermiş Şarkılar" albümünde unutulmaz şarkılarını bir araya getiriyor. Üstelik "Söz Vermiş Şarkılar"ın kadrosu da bayağı "ağır". Kimler yok ki... Sezen Aksu, Zerrin Özer, Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Ayten Alpman, Müslüm Gürses ve Aylin Aslım, Göksel gibi yeni nesil genç sanatçılar... Hepsi kendi yorumuyla seslendiriyor güzelim şarkıları. Ve bize bir tek şey düşüyor; güneş batarken dinlemek her birini...
* Nasıl karar verdiniz böyle bir albüm yapmaya? Aslında çok eski bir proje... Şekillendirmeye başladığımda Türkiye'de bu anlamda bir çalışma yoktu. O kadar zaman geçti ki bu tarz birçok albüm çıktı. Ada Müzik'le bu albümü yapmaya karar verdiğimiz zaman 4-5 yıl önceydi. Bir noktadan sonra hızlandı çalışmalar. Ondan sonra işin üretim aşaması uzun sürdü. Takdir edersiniz ki bir sanatçının kendi albümünü hazırlaması bile çok el alırken, 18 kişiyi örgütlemek biraz el aldı. Zannediyorum içimize sinen bir albüm oldu. Ben yaz mevsimi şairiyim biliyorsunuz. Bu yazın rüzgarı olsun bu albüm... Herkes bu albümle beraber yeniden söz vermeyi öğrensin. Hayatta en önemli şey insanın kendine verdiği söz. Ben kendime verdiğim sözü gerçekleştirdim bu albümle.
* İlk ne zaman başladınız şarkı sözü yazmaya? İlk şarkınız hangisi? Ankara'da, adı Şarkıcı Kız Kezbanın Önlenebilir Tırmanışı olan bir müzikal yazmaya başlamıştım. Çok parlak bir oyun muydu bilmiyorum ama tam ben onu çalışırken, Ankara Sanat Tiyatrosu için düşünürken, Deniz Türkali 'Biz bunu tek kişilik gösteri yapalım' dedi. Deneyelim dedik. Bir metin yazdım ben... Şimdi baktığımda onun çok parlak bir metin olduğunu düşünmüyorum doğrusu. O sırada Yeni Türkü'den Selim Atakan'la tanıştım. Akşam şarkı sözü yazıyordum, sabah götürüyordum, akşam "gel besteledim" diyordu, Selim... O sıralarda 24-25 şarkı sözü yazdım. Onlar ayrıca Yeni Türkü olarak konser veriyorlardı ve üç tane de Yunanca şarkı seslendiriyorlardı. Büyük bir katılım oluyordu, tempo tutuluyordu ama söz yok. Dinleyenler ağızlarını açıyor ama tutukluk çekiyorlardı. Ben bundan çok etkilendim ve Yunanca şarkılara Türkçe söz yazmak istediğimi söyledim.
* Yeni Türkü de ilk kez şarkılarınızı söyledi... Önce söylemeyi reddettiler. Biz kendi bestemizi söylüyoruz, dediler ama benim en önemli özelliğim kafama koyduğum şeyi mutlaka yapmamdır. 'Siz bilirsiniz' dedim ve ben ilk kez Manos Loizos'un şarkısına söz yazdım. Bu, Maskeli Balo'dur, ilk şarkı sözüm... Bu nedenle yıllar sonra bu yeni albümü bu şarkıyla açmak istedim. Ankara'daki müzikal projesi yattı ama elimde iki şarkı kaldı. Biri "İstersen Hiç Başlamasın", bir tanesi de "Çember". Deniz Türkali ise o müzikalden bir parçayı söyledi (Bir Kadın Nasıl Döner Köşeyi).
* Sanatçıları belirlerken neyi baz aldınız? Mesela Müslüm Gürses... Entelektüeller farkında değilken ben Müslüm Gürses dinliyordum. Unutamadığım bir şarkısı vardır; 'Bu şehirde ne varsa hepsi sana benziyor' diye... İstanbul'a geldiğim ilk yılda çıkardığı şarkısıydı. Şarkıların ruhunu ve kalitesini yakalamak çok önemli. Kulaklarınız bütün seslere açık olmalı ama siz seçebilmelisiniz. Sizin kalitenizi veren bir şeydir bu...
* Siz şarkı ve sanatçı eşleşmesinde ne kadar içindeydiniz albümün? Ben baştan sona içindeydim. Bazı şarkıcılardan özellikle belli şarkıları söylemelerini istedim. Düzenlemede serbest oldular. Bu kadar önemli ismin bir araya geldiği başka bir proje yok, bildiğim kadarıyla... 2004'te de çıksın istedim. Her sanatçının kendi sesine uygun şarkılar olmalıydı. Bazı sanatçıların üzerinde ısrarla dururken, düzenlemecilere de dikkat ettim. Müslüm Gürses'e Olmasa Mektubun şarkısını verirken, Burhan Bayar'ın düzenlemesini istedim. Gülden Karaböcek için de öyle.
* Fotoğraflar da harika olmuş... Nihat Odabaşı çekti. Benim şarkı söylediğim bir albüm değil bu. Daha parçalı olsun istedik fotoğrafların... Beni şu ana kadar tanımayan insanların beni bu resimlerle tanımasını istemedim. Her bir şarkıya bir parçamı verdim, bu temayı tamamlıyor.
* İçinizde kalan bir şey? Her zaman vardır. Sonuçta bu 18 şarkı. Mazhar Fuat Özkan olsun isterdim albümde ama olmadı. Bu albümde olmadı ama Kibariye'yle günün birinde mutlaka çalışmak isterim.
* Tanışıyor musunuz? Hayır. Aslında ben yabaniyimdir, bütün sosyal görüntüme rağmen. Sosyal maskem yanıltır insanı.
* Ben katılmıyorum! Yeni projelerinizi öğrenmek için ölüyorum; yeni romanınızı, yeni aşk şiirlerinizi öğrenmek için ölüyorum ama nafile! Teşekkür ederim ama şimdi bu albüm gündemde. Çok iş yaptım bu sene... Eksik kalmasından korkuyorum. Bu vesileyle kendi reklamımı yapmayayım. Kafamda her zaman 40 tane tilki gezer. Benim niyetim üç kuşak daha atmak Türkiye'de. Daha çok işimiz var! Ben iyi bir söz yazarından çok iyi bir müzik prodüktörü olduğumu kanıtladım. Teklifleri bekliyorum!
Tuğba Balıkçıoğlu
|