kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İnsanların kaybolup gittiği bir ülkenin öyküsü
İnsanların kaybolup gittiği bir ülkenin öyküsü


Önde tango denen dünyanın en güzel, en zarif dansını yapan insanlar. Ve arkada duvara vuran işkence sahneleri. Belki gerçekten de olanları hatırlatmakta yarar var
Tehlikeli İlişkiler" filmi için yazdığı senaryoyla Oscar alan Christopher Hampton, çok ilginç "Carrington" filmiyle yönetmenliğe geçmiş, ancak ikinci filmi olan "Gizli Ajan"da aynı başarıyı yakalayamamıştı. İstanbul festivalinde de konuk ettiğimiz sanatçı, geçen yıl Venedik'te yarışan üçüncü filmiyle karşımıza geliyor. Ve 1970 yıllarında Arjantin'de geçen bir öykü anlatıyor. Öykünün dekorunu, Arjantin'de o yıllarda başta bulunan ve nedense tüm Latin Amerika ülkelerinde benzer biçimde davranan baskıcı, işkenceci ve zalim bir askeri yönetim oluşturuyor.

En küçük muhalefete bile izin vermeden ve sayısız insanı gözaltına alıp geri vermeyen bu rejim, ünlü "kayıplar" deyimini, ayrıca evlatlarını arayan annelerin oluşturduğu ve bize de ulaşan "Cumartesi anneleri" ni siyaset lügatına sokmuştu. Bir sahnede çok iyi beliriyor; önde tango denen o dünyanın en güzel, en zarif dansını yapan insanlar. Ve arkada duvara vuran işkence sahneleri... Latin Amerika ülkelerinde o kıpır kıpır ve insancıl müzikle, o korkunç zulüm ve terör yönetimleri nasıl oluyor da bir arada varolabiliyor? Belki filmde dendiği gibi, gerçekten de olanları unutmayıp aynen hatırlamak ve sürekli sanat yapıtlarıyla hatırlatmak gerekiyor.

ARALARINDA TÜRKİYE DE VAR
Ama film ne yazık, bu soylu amaç yönünde beklenen başarıya ulaşamıyor, yeni bir "Resmi tarih" ya da "kayıp" olamıyor. Senaryodan çekime çok şey aksıyor ve inandırıcılığı zedeliyor. Ne başta Emma Thompson tüm o İngiliz oyuncuları gerçekten Arjantinli kabul etmek, ne o dönemin dehşetini hissetmek, ne canı kadar sevdiği iki insanın hayatı söz konusu olduğu halde her şeyin başındaki generale cesaret gösterisi yapan tiyatrocuyu ciddiye almak olanağı var.

Filmin dramatik yapısında birşeyler eksik, anlattığı hikaye kadar unutulmaz kılacak bir harç, bir kıvam eksik. Ve de bu iyi niyetli ama yetersiz filmin sonunda "kayıpların varolduğu ülkeler"in adı verilirken, en sonda da olsa TURKEY adını görmek gerçekten üzüntü verici oluyor. Latin Amerika'daki orduların yozlaşmışlığıyla hiçbir ilgisi olmayan bir orduya, Atatürkçü geleneğin koruyucusu bir askeri anlayışa sahip bir ülke, geçmişte kalmış kimi hatalarını temizlese de, artık tür tür filmler olaylarla birlikte, insanların gözaltında kaybolduğu bir ülke olarak anılmasa... Fena mı olur?

KAYIP HAYATLAR
(Imagining Argentina)
Yönetim ve senaryo: Christopher Hampton
Görüntü: Guillermo Navarro
Müzik: George Fenton
Oyuncular: Antonio Banderas, Emma Thompson, Ruber Blades, Maria Canals, Claire Bloom, Anton Lesser
İngiliz filmi
DİĞER SİNEMA HABERLERİ
 Sanayi toplumunun 'gay' aşıkları
 Kadın bedeninin vazgeçilmez cazibesi
 Sinemayı biraz da okumaya ne dersiniz?
 Harikasınız Yıldız Hanım
 Japonların Alice'i harikalar diyarında
 Filmlerimizin Avrupa çıkarması
 Konserine gidemeyenler üzülmesin
 Kariyerinin doruğunda
 Bu da bir İngiliz klasiğini Amerikanlaştırma çabası
 Aşkın gizleri ve farklı yüzleri biter mi hiç?
 Gidenlere son bir selam
 Ustaları buluşturan film
 Hiç yaşanmamış bir aşkın öyküsü
 Bir De Konuşsa
 Yarın geç olabilir
 Hitchcock üzerine
 Cannes her zamanki gibi tartışma yarattı
 Haziran sendromuna dikkat
 Bir avuç insanın hazin hikayesi
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
    Yaşama Dair
  » Sinema
    Gurme
Istakoz bahane ama balık şahane
Istakoz bahane ama balık şahane
Üç yıldır Çeşme'nin Çiftlikköy'ünde faaliyet gösteren ıstakoz...
Evimizin can damarı Mutfaklarımız
Evimizin can damarı Mutfaklarımız
Mutfaklar, evimizin en sıcak bölümüdür. Ancak bu mekanı dekore...
Önce defile, sonra doğum
Avrupa basınından çok sayıda gazetecinin izleyeceği 13 Temmuz'daki...
'Gaultier' marka ekmek
Dünyanın en büyük modacılarından biri, dünyanın en büyük çağdaş sanat...
İstanbullular denize koşuyor
Güneyden İstanbul sahillerine transfer olan "beach club"lar, hafta sonlarının...
Özel formüllerle evde güzelleşin
Bitki bilimi ve güzellik uzmanı Suna Dumankaya, genç kalmanın sırlarını...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.