|
|
|
|
Çerkez Ethem'in öyküsü
Cumhuriyet tarihinin tabularından biri olan Çerkes Ethem'in gerçek öyküsü, Ajda Pekkan kitabının hazırlıkları ve Alev Alatlı'nın çok konuşulacak dört ciltlik romanının ilk bölümü
Bir Beyoğlu aşığı olduğumu rahatça söyleyebilirim. Uzun süredir de bu semtte zaman geçiriyorum. Bu şehrin insanlarını biliyorum. Tünel meydanından Taksim'e yürümeyi çok seviyorum. Eski binalar, mağazalar, tramvay yolları, sinemalar ve Çiçek Pasajı. Yıllardır buraları severek yaşıyorum. Son yolculuğumda 42 yıllık gazeteci Ergun Hiçyılmaz' ın "Gizli Belgelerle Çerkes Ethem" adlı kitabını görünce çok sevindim. Hemen Galatasaray'daki dükkanına gittim. Kitabı uzun uzun konuştuk. "Gizli Belgelerle Çerkez Ethem" kimlerin hain kimlerin yurtsever olduğunu araştıran bir kitap değil. Türkiye'nin bağımsızlığını ortaya koyan Milli Mücadele'nin yolu kimin zaman sarp, kimi zaman yokuştur. Aynı saflarda birleşenlerin çeşitli sebeplerle yol ayrımına girdiklerini ve kimi zaman cepheleştiklerini biliyoruz. Sadece Çerkez Ethem'i değil Demirci Mehmet Efe, Parti Pehlivan, Osman Ağa ve İpsiz Recep gibi yurtseverlerin düzenli ordu kavramına karşı çıkmaları milis asker sürtüşmesine neden oldu. Sonuçta Ethem Bey'in dışındakiler Ankara'yı dinlediler. Bugüne kadar Ethem Bey'le ilgili çok fazla şey yazıldı. Onun yazdığı iddia edilen "Hatıralar" Şevket Süreyya Aydemir başta olmak üzere İstiklal Savaşı'nı yazan yazarlarımıza birincil kaynak oldu. Oysa ortada 1960 yılında basılmış küçük bir kitaptan başka inandırıcı, tarihe temel dayanak olacak ne Osmanlıca sayfalar ne de belgeler var. Buradan yola çıkarak Milli Mücadele tarihinin nasıl oluşturulduğunu bir düşünün. Ergun Hiçyılmaz bu temel tarihi sorumluluktan yola çıkarak Çerkez Ethem'i en iyi anlatacak belgelerin Genel Kurmay'da bulunan yazışmalar olabileceğini düşünmüş. Kitabı okuyunca "Keşke bütün bunlar olmasaydı. Ethem Bey önce Yunanistan'da sonra Ürdün topraklarında vatanı için hasret gözyaşları dökmeseydi, düzenli ordu içinde yer alıp İstiklal Savaşı'nın aylarca uzamasına neden olmasaydı" diye düşünüyorsunuz. Bu ülkede yüzlerce akademisyen ve tarih gönüllüsü var. Biri çıkıp 40 yıldır sorduğumuz soruya yanıt versin: "Çerkez Ethem' in hatıraları var mı?" "Varsa nerede?" Ergun Hiçyılmaz, Ethem Bey'le ilgili belgeleri Osmanlıca asılları ve Türkçe çevirileriyle bu kitapta sunuyor. Naim Dilmener'in "Hafif Türk Pop Tarihi" geçen yıl bu aylarda yayımlanmıştı. Naim Dilmener şimdi de Ajda Pekkan'ın kitabını hazırlıyor. Kitapta Pekkan' ın özellikle çocukluğu ve çocukluğundaki müzik tutkusu üzerine yazılar var. Üslubu yine aynı. Yani hafif bir dille akan çok ayrıntılı bir Ajda Pekkan hikayesi. Bu hikaye, yeri geldikçe bazı çerçeve yazılar ve fotoğraflarla desteklenmekte. İlham Gencer ve Fikret Şenes' in anlattıkları da bu çerçeveleri dolduracak. Kitapta, sanatçının sinema yaşantısı da ayrıntılı olarak yer alacak. Ajda Pekkan kitabı 2004 sonunda tamamlanacak. Şu an dörtte birini yazılmış durumda. Ajda Pekkan'ın bu kitabını yine İletişim Yayınları yayımlayacak. Ajda Pekkan sevenlere duyurulur. Buket Uzuner bir İstanbul romanı yazıyor. Bu şehre aşık bir yazarın İstanbul üzerine romanı merak edilmeyecek gibi değil. Uzuner kitabın ne zaman biteceğini bilemiyor. Alev Alatlı'nın beklenen dört ciltlik nehir romanı "Gogol'un İzinde"nin birinci cildi "Aydınlanma Değil, Merhamet !" adıyla bu ay içinde okurlarıyla buluşuyor. Romanın ekseninde Rusya var. 1980'li yılların başlarında dünya toplamının yüzde yirmisini oluşturduğu hesaplanan üç milyon dört yüz bin uluslararası nitelikte bilim adamıyla mağrur bir "yüksek-teknoloji imparatorluğu." Ve sonra, Gorbaçov'la başlayan, Boris Yeltsin rejimi ile süren, sonuçları Rusların ezici çoğunluğu için facia niteliğinde olan "reformlar." IMF' ye teslim edilen, sanayisinin yüzde altmışını kaybeden Rusya.
Sayım Çınar
|
|
|
|
|
|
|
|
|