Şiir, ahlaklı mıdır?
Üzerinde tarihi yok, gazeteden kesip "kurutulmuş çiçek" misali bir kitabın sayfaları arasında saklamışım. Haber şu: Mısır'da bir şairin oğlu, babasının yetkililerce "ahlaksız" bulunan şiirlerini internette yayınladığı için tutuklanıyor. Yıllar önce ölen şair ve oyun yazarı Necip Surur'un oğlu Şuhdi, internet sitesinde "ahlaksız şiirler yayımladığı gerekçesiyle" evine gelen polisler tarafından götürülüyor. Mısırlı şairin şiirlerini doğrusu bilmiyorum. Hatırlayabildiğim kadarıyla pek Türkçeye çevrilen şiiri yok. Bu kısa haberde şair üzerine pek bilgi de yok. Cevat Çapan'ın hazırladığı ve dünya şairlerinin yer aldığı "Şiir Atlas"larına baktım, onlarda da Necip Surur'un adına rastlayamadım. Ama benim sorunum Necip Surur'un hayatı ve şiirleri değil. Şiirinin yetkililerce, kim oluyorsa bunlar, "ahlaksız" bulunması... Nedir bir şiiri ahlaklı ya da ahlaksız kılan? Ahlaksız bir şiir nasıl olur? Yazanın, yani şairin ahlakını anlarım da, şiirinin ahlakına doğrusu pek aklım ermiyor. Kişisel yaşamlarına baktığımızda kimi şair ve yazarların, anladığımız manada bir ahlak taşımadığı söylenebilir. Türkiye'den değil, dünya şiirinden örnek vermek istiyorum. Arhurt Rimbaud, ki yalnız Fransa'nın değil, dünya şiirinin de önde gelen bir şairidir. O Rimbaud, 18 yaşında şiiri bırakmış ve esir ticareti yapmıştır. Ama yazdığı tek kitapla dünya şiirinin baştacıdır. Peki, bir şaire esir tüccarlığı yapmak yaraşır mı? Ezra Pound da Rimbaud gibi dünya şiirinin baştacı bir şair... Gel gör ki o da faşistlerle işbirliği yaparak bildirilerini radyodan okuyabilmiştir. Şimdi bir şairin köle tacirliği yapması, bir başkasının hayatını faşizmin emrine vermesinin ahlaki bir değeri var mıdır? Ve bu şairlerin bu kimlikleri, şiirlerine ne zarar vermiştir? Asla ve kat'a, hiçbir şey... Çünkü Rimbaud da, Pound da şairdirler... Bu haberde ilginç bir nokta da oğlunun şairin ölümünden sonra şiirlerini yayımlaması... Turgut Uyar ile ölümünden çok az önce yaptığım bir konuşmayı hatırlıyorum. İkinci Yeni'nin bu büyük şairi, "Ölümümden sonra arkamda hiçbir şey bırakmak istemiyorum." Demişti. Kimi şairler böyledir ve düşüncelerine saygı duymak gerekir. Şair, yaşadığı sürece yazmıştır, yayınlamıştır. Kimi şiirleri vardır, yayınlamak istemez, kimileri yarım kalmıştır, üzerinde fazla çalışmamıştır. Ya da çalışmak istemiştir de zamanı el vermemiştir. Şimdi bu dünyadan çekip gittikten sonra, onları gün ışığına çıkarmak şairin ya da yazarın hatırasını zedelemez mi? Bence "ahlak" işte burada çıkıyor ortaya... Şairin izni alınmadan, hatta iznine muhalefeten şiirlerinin yayınlanması da bir ahlak sorunu değil midir? Şair Necip Surur, sağlığında bu şiirleri yayınlamış mıydı acaba? Haberde bunun ipuçları yok. Belki de şair bu şiirleri yayınlamak istemiyordu gerçekten... Şiirde ahlak arayanlar, önce kendi ahlaklarını sorgulamalı...
|