|
|
Havuz bozulur mu?
Fenerbahçe'yi tebrik ederim. Bileklerinin hakkıyla şampiyon oldular. Havaları yerinde. Rüzgâr onlardan yana. Ama korkarım, bu rüzgâr, Başkan Aziz Yıldırım'a 100 milyon dolarlık bütçeye sahip "Büyük Fenerbahçe"yi yaratmak için her istediğini yapma hakkı tanımıyor! İki gün önce Sabah Spor'da Yıldırım ile yapılmış bir röportaj vardı. Yıldırım diyor ki, "En çok izlenen, en çok reyting getiren, en çok merak uyandıran kulüp biziz. Ama maçların yayın haklarından payımıza yılda 10 milyon dolar düşüyor. Havuzdan hakkımızı alamıyoruz. Yıllık 20 milyon dolar istiyoruz. Yoksa havuzu bozarız." Müthiş bir restleşme. Ya paramı artırın, ya da ben yokum resti. Fenerbahçe halka açık bir kulüp. Dolayısıyla binlerce yatırımcısı var. Bu açıklama, yatırımcıları yakından ilgilendiriyor. Gerçekten Fenerbahçe havuzu bozabilir mi? Bu sorunun yanıtını Spor Servisi irdelemedi. Dolayısıyla konu kucağımıza düştü! Daha önce yazmıştım, Fenerbahçe Sportif A.Ş, gelir projeksiyonunu açıklamıştı. Buna göre, Fenerbahçe her yıl Süper Lig yayın hakkından 17 milyon dolar bekliyor. Bunun gerçekleşmesi için haziranda yapılacak yayın hakları ihalesinin (4 yıllık) 485 milyon dolar (yüzde 10 federasyon payı ve yüzde 2 diğer harcama hariç) olması gerekiyor. 20 milyon dolar beklentisinin gerçekleşmesi için söz konusu rakamın 520 milyon dolara çıkması lazım. Bana göre ister Doğan Grubu ister Çukurova grubu olsun, bu rakamları veremeyecek. Belli de olmaz. Geçmişte ne rakamlar gördük! Dün Futbol Federasyonu Hukuk Kurulu Üyesi ve aynı zamanda UEFA Medya Komitesi Üyesi Şekip Mosturoğlu ile konuştum. Edindiğim bilgilere göre, konunun hukuki çercevesi şöyle: 3813 sayılı Federasyonun kuruluşu ve işleyişini düzenleyen kanun, futbol takımlarının yayın haklarının düzenlenme yetkisini Futbol Federasyonu'na verdi. Federasyon bu hakkını, "Kolektif satış, tek elden satış" yöntemiyle kullanıyor. Peki bir futbol takımı, "Ben havuzdan çıkıyorum" diyebilir mi? Bu mümkün gözükmüyor. Geçmişte buna benzer girişimler oldu. Hem Tahkim Kurulu, hem de Yargıtay Hukuk Daireleri Genel Kurulu'nun Federasyon lehine verdiği kararlar var. Sistemin değişmesi için Federasyon'un kararı gerekiyor. Peki herhangi bir kulüp, "kendi sahamda oynanan maçları yayıncı kuruluş yayınlayamaz. Kimin yayınlayacağına da ben karar veririm" diyebilir mi? Hayır diyemez. Çünkü, mevcut sistem, futbol takımlarına iç sahadış saha ayrımı getirmiyor. Yani, Fenerbahçe kendi sahasını yayına kapatamaz. Çünkü yayında konuk takımın da hakkı var. Yani, takımlar, futbol maçlarının yayın hakkına karışamıyor. Peki Futbol Federasyonu, Fenerbahçe'ye, reytingi yüksek diye daha fazla pay verebilir mi? Bunun için federasyonun değil, futbol takımlarının ortak kararı gerekiyor. Anadolu kulüpleri, Yıldırım'ın çıkışından korkup kendi gelirlerini düşüren böyle bir karar alır mı? Bu çok zor. Bu noktada, Federasyon Başkanlığı seçimi önemli. Fenerbahçe'nin (Borç batağında kıvranan Galatasaray'ı da yanına alacak gibi görünüyor) çıkarı ile Anadolu takımlarının çıkarı seçimlere nasıl yansıyacak göreceğiz. Aziz Yıldırım'ın çıkışı, galiba Haluk Ulusoy'un elini güçlendiriyor. Anlaşıldığı kadarıyla, Fenerbahçe'nin bile yayın hakları konusunda kaos yaratma hakkı yok. Tabii, Fenerbahçeli Başbakan Tayyip Erdoğan, "gerekirse kanunu değiştiririz" gibi bir söz vermediyse...
|