| |
"Evladım evleniniz ve çocuk yapınız!"
Yanımdaki yaşlı kadın "evladım çay çok acıymış" demese fark etmeyecektim varlığını. Tek başına oturmuş, "ajda" bardağındaki çayı yarım bırakmıştı. Gülümsedim ve kafamı çevirip okudu- ğum kitaba verdim kendimi. Aslında çay çok acı değil, sizinle konuşmak için bir bahane uydurdum evladım deyince kitabı bırakıp "büyük anne"yle ilgilenmeye karar verdim. Mavi gözlü. Kendi beyanına göre 89 yaşında, rujunu sürmeyi unutmamış. Güzel bir döpiyes. Boynunda fuları, şapkası ve bastonu vardı. Sevimli ama çok sevimli bir büyük anne... Evladım evlendiniz mi, diye sordu. Fırsatım olmadı. Evladım evleniniz ve çocuk yapınız, dedi. Bak eşimi kaybedeli 21 yıl oldu ve çok yalnızım. Aşkımızı böler diye rahmetli çocuk istemedi ama sonra çekip gitti. Cennet hayatı yaşattı bana... Evladım evleniniz ve çocuk yapınız. Hayat hem çok kısa hem de çok uzun dedi. Büyük annenin isyanına "fırsatım yok, vakit yok" gibi geyik kıvamında bir cevap vermektense susmayı tercih ettim. Yedi kardeştik onlar da gitti. Kalanlar yürüyen bir miras olarak görüyor beni. Eskiden briç oynardım, şimdi oynayacak kimse de kalmadı. Bana öğretsenize, dedim. Gülümsedi sadece. Sonra da gitti, yalnızlık çok zor diyerek. Ve herkesin nasıl yalnızlaştığını düşünmeye başladım. Yaşlanmaya gerek yok, bir ailenizin olması, sevgilinizin, arkadaşlarınızın da olması önemli değil. Yalnızlık bir tercih olmaya başladı işin kötüsü. Boş vakitlerimizi sıkılarak geçirmek, sapık gibi alışveriş yapmak, sürekli televizyon izlemek ve "cool" görünüp yalnızlığımızı umursamamak... Okuduğum kitap Kalle Lasn'ın. Adı Kültür Bozumu.
Tek cümleyle küresel markalaşma sürecine nasıl karşı koyulabileceğini anlatıyor. Amerika'nın artık bir ülke olmadığını, trilyonlarca dolarlık bir şirket olduğunu ve dünyanın da git gide bu ideolojiye kurban edildiğine dikkat çekiyor. Ruhlarımız bile markalaştırılıyor. Yalnızlaşıyoruz ve içimiz boşalıyor. Bir kuşak ciddi anlamda "büyük anne"den bile daha yalnız kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Dizi izle-alışveriş yap-uyu-daha çok paraya ihtiyaç duy-dizi izle-alışveriş yap... Büyük anne inanılmaz bir aşk yaşamış. Kalabalık bir ailenin sevecenliğini tatmış. Ölüm döşeğindeyken bile, "ben gidiyorum sen şimdi ne yapacaksın" diyen biriyle birlikte olmuş. Mavi gözlerine baktığımda yalnız olmadığını sadece çok özlediğini gördüm. Tüketim manyağına dönüşmeden, etrafımızda özleyeceğimiz herkesi yok etmeden uyanmakta fayda var. Bu kitap bir uyanışın yol haritası. Uyanmak isteyenlere tavsiye olunur.
|