Yatları nasıl ikiledik?
Başlık sizi şaşırtmasın. Birini zor yüzdürürken ikinci tekneyi nasıl alacağım? Ancak Maliye Bakanlığı benimle aynı fikirde değil. Yani ikinci bir teknem olduğuna onlar karar vermişler. Otomobili olmayan Turgay Efendi'nin iki teknesi olduğunu düşünmelerine "havamız olur diye" pek itirazım olmayacak ama eve haciz göndermeye kalkmaları doğrusu çok ağrıma gitti. Bu yaşa kadar başına böyle bir şey gelmeyen bir vatandaşın neler yaşadığını bilin diye size hikayemi özetleyeceğim. Size anlatayım ki, yarın bir tekne aldığınızda aynı şeyleri yaşamayın!.. Teknemi 1987 sonunda İzmir'de satın aldım. O sıralarda teknemizi Çeşme Altınyunus'a bağlıyoruz.
"Teknenin kaydını Çeşme'ye aldırdırmak için temiz kağıdı alıp muameleleri yaptık. Tekne Çeşme limanına bağlandı. Çeşme vergi dairesinde de bir hesap açıldı. Ikına sıkına vergilerini ödüyoruz. İki üç ay önce maliyeden bir çağrı geldi. Kadıköy Vergi Dairesi'ne gittim, "Tekneniz varmış 98 yılından borcunuz görünüyor onu istiyorlar" dediler. "Öyle bir borcum yok. Makbuzları da elimde" dedim. "O zaman problem yok, bir daha isterlerse getirir gösterirsiniz" diye bir kağıt imzalattılar. Geçtiğimiz pazartesi evden bir telefon geldi: Teknenin vergi borcu için hacze geldiler.
İCRA SAATİ OLUR MU? Tam da işin en hareketli saati. Allah'tan anlayış gösterip bir kağıt bırakıp gitmişler. Günü nasıl bitirdim, bir Allah bir ben biliyorum. Eve geldim bir kağıt. İcra şefi bilmem kim imzalı saat 9.30'da şurada hazır ol. Emredersiniz. "Bütün vatandaşlar boş gezenin boş kalfası oldukları için onların mesai saati diye bir şey yoktur". Kalktık gittik. Gitmeden telefonla Çeşme Vergi Dairesi'ni aradım. Allah'tan ilgilendiler. Baktılar, ettiler. "Bizde borç görünmüyor. Sayı numarası filan bildirin de nereden çıkmış bu iş anlayalım" dediler. İcra servisinde derdimizi anlatmaya kalktığımızda gördük ki, kağıdı gönderen İzmir Nakil Vasıtaları Vergi Dairesi. Çeşme ile uzaktan yakından ilgisi yok. Üstelik öyle az buz para da değil, 3 milyara yakın bir şey. Biz tekneyi Çeşme'ye resmen nakletmemize, bunun için dilekçeler vermemize rağmen teknenin İzmir'deki kaydını kapatmamışlar. Çeşme Vergi Dairesi "bu tekne bana geldi" dememiş. İzmir'dekiler de altı sene arayıp sormamışlar. Bendenizin hayali olarak iki teknesi var görünüyor. Çeşme'dekiler "Biz sizin başka tekneniz olup olmadığını bilemeyiz" diyorlar.
Çözüm benim İzmir'deki vergi dairesi ile liman başkanlığı arasında atmam gereken turlara bağlı görünüyor. Bu da işlerim yüzünden gerçekten mümkün değil. Halen İstanbul'da yaşayıp, çalışıyorum. Şimdi tüm gücümüzle uzaktan kumanda, benim hayali tekneden kurtulmaya çalışıyoruz. Kurtulduk kurtulduk, kurtulamadık bizim yatak yorgan gidecek. Buradan tüm dostlara ve özellikle İzmir'deki maliyeci arkadaşlara önemle duyururum: Vallahi de billahi de Turgay Noyan'ın kendisi gibi eski, sadece ve sadece tek bir teknesi vardır. Üstelik parası olsa bile bir ikincisini almaya hiç mi hiç niyeti yoktur. Çünkü, durduk yerde vergici kardeşlerinin onu bu kez de dört tekne sahibi durumuna getirip peşinden daha büyük icralar göndermesinden korkmaktadır...
|