Cazda iki yeni albüm
41 kişilik St. Petersburg Filarmoni Orkestrası eşliğinde, huzur dolu bir yorumla hazırladığı "November In St. Petersburg" albümü, Kerem Görsev'in en mükemmel caz albümlerinden biriydi. Klasik müzik ve caz müziği, Kerem'in bestelerinde bir ruh kazanmış, hoş bir albüm ortaya çıkmıştı. Mainstream ve Bob tarzını seven Kerem, önceki albümlerde zaman zaman be-bop'a yönelir ve 1950'li yılların sonundaki sound'u bulmaya çalışırdı. Kerem, o dönemin müziğinin büyük hayranıydı. 80'li yıllarda, İstanbul'a gelen ünlü vokalistlere eşlik etti. Eşlikçiliğin nasıl yapıldığını öğrendi.
Bazı pratik bilgiler, bu şekilde öğrenilir. Konserlerde yaşananlar, teorik bilgilerin çoğunlukla önüne geçer. İyi bir eşlik piyanisti olmayı hedefledi, çağrıldığı hemen her konsere katıldı. Pratiğini iyice arttırdı. Bunun yanısıra devamlı besteler yapmaya başladı. Piyasaya yeni verilen son albümü "Meeting Point" adlı CD'de yazdığı parçaları, basçı Eric Reeves hayranlıkla karşıladı. "Bu kadar zengin melodiyi nereden buluyorsun?" dedi. Kayıt öncesi her parça üzerinde konuşuldu ve tecrübeli Amerikalı müzisyenler, özellikle tek bir müzisyenin çaldığı uzun soloların, iki müzisyen arasında paylaştırılmasının, parçalara dinamizm ve renklilik kazandırdığını belirttiler.
Tempolar ayarlandı ve soloların çoğu iki müzisyen arasında paylaştırıldı. Sükunetle dinlenen huzurlu parçalarla albüm tamamlandı. Russel Gunn (Trompet), Marcus Strickland (Tenor ve Soprano), Saksafon, Eric Revis (Bas) ve Alvester Garnett (Davul) Kerem'e eşlik ettiler. 9'ncu albümü "Meeting Point" baştan sona fevkalade sololarla dolu, son derece etkileyici önemli bir albüm. Cazın sürükleyici, melodik ve tempolu tarzı, bir Van Gelder CD'si gibi keyif veriyor. Kerem'in son CD'si Meeting Point, asla ihmal edilmemesi gereken bir çalışma. Plakseverlere hararetle tavsiye ederim.
*** Müzikal kariyerinin büyük bölümünü yurtdışında geçiren Aşkın Arsunan geniş kitleler için yeni bir isim sayılabilir. İlk kez 2000 yılında İstanbul Caz Festivali ve ardından Babylon'da verdiği konserlerle tanındı. İlk albümünü geçenlerde çıkardı. "One A Day" çoğu Arsunan bestesi olan özenli bir çalışma. Paul Desmond'ın ünlü bestesi "Take Five"la başlıyor albüm. Arsunan'ın düzenlemesi ilginç.
Bir Türk müzisyenin böylesine temiz ve rahat dinlenen bir albüm çıkarması, caz müziğinde nerelere ulaştığımızı bize gösteriyor. "Bridge Over Troubled Water", Simon ve Garfunkel'ın unutulmaz parçalarından biri. Öteki tüm besteler Arsunan'a ait. Levent Altındağ (Tenor Saksafon), Şenova Ülker (Trompet), Aycan Teztel (Trombon), Eylem Pelit (Elektrik Bas), Volkan Hürsever (Akustik Bas), Volkan Öktem (Davul), Arsunan'a eşlik ediyor...
*** Türkiye'de klasik müzik kadar caz müziği de hızla ilerliyor. Çok değerli sanatçılarımız yeni CD'leri, verdikleri konserler ve yeni besteleriyle modern Türkiye'nin önemli unsurları olmaya devam ediyorlar. Müziği seven her kişi ve kurum klasik müzik, opera ve baleyle birlikte cazı desteklemeli... Severseniz, sonra sizi inanılmaz zevk alacağınız uzun bir serüven bekliyor. Caz müziğinin bu güne kadar üretilmiş o kadar güzel parçaları var ki, bu mutluluktan kendinizi mahrum etmeyin. Caz bir hayat felsefesi ve bir alışkanlık olacak hayatınızda. Sakın ihmal etmeyin...
|