| |
Okulun en güzel kızı
Denizli zengin. Ancak bu zenginlik kenti güzelleştireceğine, tam tersine mahvetmiş. Ekonomik büyümeye sosyal ve kültürel gelişme eşlik etmeyince, ortaya yeşili tümüyle yutmuş beton yığınları, müthiş çevre kirliliği, "ne oldum" deliliğinin somut sonucu birbirinden lüks binlerce otomobilin yol açtığı trafik keşmekeşi çıkmış. O kadar ki, kent merkezine dönülen kavşakta bir göbek yapıp, üç-beş palmiye ağacı dikmek, övünülecek hizmet görülmeye başlamış. Biri siyasette yeni, biri 5 yıl, diğeri 10 yıl başkanlık yapmış 3 aday da zaten aynı şeyi söylüyor: "Denizli şehircilik açısından yüz karası." Önce "yeni"nin, AK Parti'nin Denizli adayı Nihat Zeybekçi'nin kapısını çaldık ve "Denizli nasıl kurtulur?" diye sorduk. Söze seçim sloganıyla başladı: "Denizli'de düzen baştan sona değişecek." Bir kurmayı atıldı; "Biliyoruz, sol bir slogan bu. Ama baktık CHP kullanmıyor, sahip çıkıverdik."
Kokteyl gibi bir aday Zeybekçi, "Bu seçim Denizli'nin ray değiştirmesi için son makas" diye devam etti, anlattı: "1 milyonluk Denizli için şimdiden uydu kentler hazırlamalı. Merkezdeki 170 bin nüfusu 100 bine indirmek gerek. Halkı yapılaşmadan benim gibi tekrar seçilme derdi olmayan biri caydırabilir." Zeybekçi genç (43 yaşında), 3 dil bilen, başarılı (4 fabrika sahibi) bir girişimci. "Muhafazakar, milliyetçi, sosyal demokrat karışımı" olduğunu söyleyen, "Yani çizgilerin hafif ters, birbirine girdiği yapıdayım" diyen bu ilginç adaya "İşinizi gücünüzü bırakıp neden siyasete girdiniz" diye sorduk. İşte cevabı: "Başarının verdiği haz. Belki bencillik. Okulun en güzel kızına asılmak gibi bir duygu..." Ya seçim tahmini? "AK Parti yüzde 45-50 arası oy alır. En yakın rakibimiz CHP ama biz diğer partilerin tümünün toplamını geçeceğiz..." Kızı hangi aday kapacak? İkinci durak CHP adayı Ali Marım. 1989-99 arası 10 yıl belediye başkanlığı yaptı. Ondan önce de 5 yıl fen işleri müdürlüğü var. O da "Kent planlamasının kötülüğünden" yakınarak başladı. - İyi ama 15 yıl kent planlamasında bir numaralı sorumlu siz değil miydiniz? - 1980 öncesi bu görev İller Bankası'ndaydı. Denizli'nin planlaması 1964'te yapıldı. Çarpık yapılaşma o planın eseri. - Peki nasıl düzelteceksiniz? - 600 bin nüfus için yeni yerleşim merkezi yaratacağım. Kent merkezini boşaltacağım. Elbette ona da seçim tahminini sorduk. - Rahat kazanacağız. 1999'da görevi Ali Aygören'e (Başkan ve DYP adayı) devrederken, "Emaneti 5 yıl sonra geri alacağım" demiştim. Marım'ın iddiasını Aygören'e aktardık. Güldü. "O tarihteki cevabımı söylemedi mi?" - Ne demiştiniz? - "Boşuna heveslenme, 3 dönem için geldim" demiştim. 10 yılım daha var. Aygören'e göre DYP'nin (yani kendisinin) oyu yüzde 43. AK Parti ikinci, CHP üçüncü. Bizim gözlemlerimize göre ise AK Parti açıkça önde gidiyor. Çünkü, Denizli bugüne kadar hep muhalefetten başkan seçmiş, sokaktaki vatandaş, "Bu yanlış tercihlerden çok çektik, artık iktidarın yanında olma zamanı geldi" diyor. Bir ilginç not daha: Üç aday da Tavaslı. Bunun sırrını Sanayi Odası Meclis Başkanı Süleyman İlgeri'ye sorduk. Kendisi de Tavaslı olan İlgeri, "O da birşey mi? Geçen dönem Denizli milletvekillerinin tamamı Tavas'tan çıktı. Bu defa accık (azıcık) fire verdik" dedi, muzip muzip güldü: "Ama sen bu Tavas işini pek gurcalama gari. Dengizlililer gönül goymasın..."
|