Son hafta SABAH'ın ustaları arasındaki atışmayı keyifle izledim. Mehmet Barlas'ın yazılarını el yazısı ile fakslıyor olmasını tespit eden Emre Aköz'ün yazısıyla başlayan, el yazısını bilgisayara geçen arkadaşın yanlışlıkla "u" yerine "a" yazması sonucu oluşan anlam kayması ile alevlenen, Hıncal Uluç'un katılımıyla renklenen, "el yazısıdaktilo- bilgisayar" sohbeti öyle sıradan bir tartışma değildi. İnsan duygu ve düşüncesinin ritim duygusuyla birleşerek kağıt üstüne geçiş sürecinin ne kadar bireysel bir mesele olduğunu düşündürdü bana. "Ne yazdığın mı, nasıl yazdığın mı önemli" konusu üzerine de kafa patlattım. Bana biraz Frank Lloyd Wright'ın "Form mu, fonksiyon mu, hangisi hangisini belirler" tartışmasını da hatırlattı... Bu vesile ile çok eski olmayan bir araştırmanın sonuçlarını hatırlamadan geçemedim. South Alabama Üniversitesi'nden Donald Wright'ın AB ve ABD'de 6000 denekle yaptığı bir araştırma bu. Wright çok basit bir soru sormuş: "İş yerinde nasıl iletişim kurmak istersiniz?"... Yanıtlar da çok net: Birinci sırada, ezici çoğunlukla insanlar "Yüz yüze!" demişler. Tercih sıralaması sonra şöyle devam ediyor: 2. Telefonla; 3. El yazısı notla; 4. Bilgisayarda yazılmış ama ıslak imzalı mektupla; 5. Faksla; 6. e-posta yoluyla... Üstatlara, iş yerinde iç iletişimi yönetmek isteyenlere belki bir katma değeri olur...