kapat
13.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
'İktidar olmak' başka şey, 'muktedir olmak' başka...

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın makam odasının duvarlarında çeşit çeşit "tablolar" asılıydı.

Okuyan "emir" verdi:

- Tamamı kaldırılsın!

Kaldırıldı.

Okuyan "bir emir daha" verdi:

- Duvara "şu iki pano" asılsın!

Asıldı.

Hem de "iki buçuk metrelik koca koca panolar."

***
"Birinci panoda" Atatürk'ün şu sözleri var:

"Memleket yararına bir iş yapmaya kalkınca, önüne engeller çıkacaktır... Başarmaman için gayret gösterenler karşına geçecektir... Kendini yalnız ve çaresiz hissedeceksin... Ama davandan vazgeçme... İnandığın yolda yürü... Ve sonunda başarıya ulaşınca, sana "büyük adam" diyeceklerdir... İşte o zaman onlara bakıp, güleceksin."

***
İkinci panoda da "İsmet İnönü'nün" şu sözleri:

"Bir memlekette namuslular, en az namussuzlar kadar cesaret sahibi olamazsa... O memleketin geleceği karanlıktır."

***
Yaşar Okuyan "nasıl?.. Beğendin mi" diye sordu.

Sonra da devam etti:

- Haşa... Ben ne Atatürk'üm, ne de İnönü... Kendimi onlarla kıyaslamak aklımın ucundan geçmez... Ama... Memleket hayrına bir şey yapmak için kolları sıvayınca... Öyle engelle, çengelle, takozla, dikenle karşılaşıyorsun ki... İnanılmaz.

***
Okuyan ile "devlette yeniden yapılanmayı" konuşuyorduk.

Yeniden yapılanma, aydınlık bir gelecek için "olmazsa olmaz" koşul.

"Kaçınılmaz."

Ama bunu gerçekleştirmek de "çok zor."

İşte "bunlardan bahsederken..."

Yaşar Okuyan dedi ki:

- Memleket yararına bir iş için, inançla yola çıkıyorsun... Bakıyorsun, karşında üç büyük canavar... Aş bakalım, aşabilirsen.

***
Birinci canavar...

- Ekonomik çıkarı olanlar... Onların, devletteki uzantıları.

İkinci canavar...

- Yetkisini... Gücünü... Forsunu... İmkânını kaybetmemek için direnen üst bürokrasi.

Üçüncü canavar:

- Siyasi çıkarı bozulanlar.

***
Yaşar Okuyan "bütün bunları" anlattıktan sonra...

"Ama" dedi:

- Başaracağız.

Biz de dedik ki:

- Zor.

Bakan "ne demek zor" diye tepki gösterince... Onu "zaman tüneline" götürdük.

***
Seneler önceydi...

Bülent Ecevit "on birlerin desteğiyle" Başbakan olmuştu... (Bazı Adalet Partilileri, partilerinden koparıp, bağımsızlaştırmıştı... Sonra da... Her bağımsıza, bir bakan koltuğu vermişti.)

O hükümetin "son dönemlerinde", bir gün, Alpaslan Türkeş bir toplantısına bizi davet etmişti.

Türkeş kürsüde "şu işler bozuk... Bu işler yanlış... Ama düzeltilecek" gibi sözler söyleyince...

Dinleyenlerden biri sormuştu:

- Nasıl düzelecek Başbuğum?.. Kim düzeltecek?

Türkeş, yumruğunu kürsüye indirmişti:

- Herhalde bu hükümet değil... Bu işleri ancak "muktedir olan iktidarlar" düzeltir... Eli kolu titreyenler değil.

Biz o toplantıyı "Türkeş'in danışmanı Yaşar Okuyan ile yan yana" izlemiştik.

***
Okuyan'a sorduk:

- Hatırladınız mı?

- Hem de dün gibi.

Yine sorduk:

- İçinde bulunduğunuz iktidar gerçekten "muktedir" mi?.. Söylediğini yapacak "güce" sahip mi?

Yaşar Okuyan "beni bu işlere karıştırma" dedi. Saatine baktı.

"Önemli bir toplantım var" diyerek hızla uzaklaştı.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır