Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Ağustos 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Tayyip Erdoğan'ın geniş halk yığınlarıyla bugün sıcak bir ilişki kurabilmesinde hitabet yeteneği ve beden dilini iyi kullanmasının önemi büyüktü. Bu amaçla Erdoğan gençlik yıllarında ayna karşısında konuşma çalışmaları yapıyor, yalnız başına nutuklar atıyordu. Savaş Ay'a konuşan Tercüman gazetesinin spor fotoğrafçısı Kemal Adar, mahalleden tanıdığı Tayyip Erdoğan'ı şöyle anlatıyordu: "Bazen duyardık. Evde ayna karşısına geçer, liderlerin taklidini yaparmış." Gazeteci Ruşen Çakır ve Fehmi Çalmuk ise Erdoğan'ın uyguladığı ilginç bir metodu kitapları "Recep Tayyip Erdoğan Bir Dönüşüm Hikâyesi" nde anlatıyorlar: "Okuldan her çıkışında Haliç Rıhtımı'na geliyor, geminin güvertesine çıkıyor, yönünü denize dönüyor ve konuşmalarını prova ediyordu."

ANNESİNİN KORKUSU

Sokakların parsellendiği, kurtarılmış mahallelerin oluşturulduğu bir dönemde baba Ahmet Erdoğan ve anne Tenzile Erdoğan oğullarının politika yapmasına itiraz etmiyorlardı. Tayyip Erdoğan her seferinde ailesine çatışmaların içinde olmadığını söylese de anne Tenzile Hanım'ı oğlu eve gelene kadar uyku tutmaz, gece yarıları gözlerinde hüzün, yüreğinde endişeyle onu evinin balkonunda beklerdi. 30 Eylül 1994'te Meydan gazetesine konuşan Tenzile Erdoğan, o günleri şöyle anlatıyordu: "Evimizin iki tarafı balkondu. Bir tarafa çıkarım silah sesleri: Gır, gır... Diğer tarafa çıkarım gene aynı: Gır, gır... Yüreğim ağzımda bekliyordum Tayyibimi... Her gece sabahlara kadar gözümü kırpmadan beklerdim onu. Sanki ondan kötü haber gelecek sanırdım. Ama o, ne kadar gitme desem de, dinlemez inandığı davada mücadelesine devam ederdi."